Examples of using "единственной" in a sentence and their turkish translations:
O tek kadındı.
Ben tek kadındım.
Mary tek kadın öğretmendi.
Tom tek kurban değildi.
O benim tek neşem.
Tek eğlencem oydu.
Odadaki tek kadın bendim.
Meg kot pantolon giyen tek kızdı.
Tom, Mary'nin tek kızıyla evli.
Mary kot giyen tek kızdı.
Mary etek giyen tek kızdı.
Deniz tutması tek sorun değildi.
Tom ile konuşan tek kişi sendin.
Dış dünyayla olan tek bağ çok yüksekte olan küçük bir pencere.
O bizim tek tesellimizdi.
- Tom çocukken, evde bulunan tek kitap İncil'di.
- Tom bir çocukken evdeki tek kitap bir İncildi.
O benim tek arkadaşımdı.
Kurtulan tek kişi bendim.
Odayı tek bir mum aydınlatıyordu.
Etrafa baktım ve benimkinin yoldaki tek araba olduğunu fark ettim.
Tom, tek kurban olmayabilir.
Ve 13 Haziran, ilk saldırı ile ilgili Tek bir ölçekleme merdiven kolayca püskürtüldü.
Bu konuda bilen tek kişi bendim.
- Sen onun tek dostuydun.
- Sen onun biricik arkadaşıydın.
- Sen onun tek arkadaşıydın.
Ben bilmeyen tek kişiydim.