Translation of "Turma" in Turkish

0.004 sec.

Examples of using "Turma" in a sentence and their turkish translations:

- Sou o melhor aluno da turma.
- Sou a melhor aluna da turma.

Sınıfımın birincisiyim.

- Sou o mais alto da minha turma.
- Sou a mais alta da minha turma.

- Sınıftaki en uzun kişi benim.
- Sınıfta en uzun boylu olan kişiyim.

Vamos nos registrar para aquela turma.

- O ders için kaydolalım.
- O ders için kayıt yaptıralım.

Vamos nos registrar para aquela turma?

Biz o ders için kaydolabilir miyiz?

Posso me registrar para aquela turma?

- Ben o ders için kayıt yaptırabilir miyim?
- Ben o ders için kaydolabilir miyim?

Há quantos garotos na sua turma?

Sınıfınızda kaç tane erkek vardır?

- Tem quarenta e sete alunos na nossa turma.
- Há quarenta e sete alunos na nossa turma.

Sınıfımızda kırk yedi öğrenci var.

- Gosta de se exercitar sozinho ou em turma?
- Gosta de se exercitar sozinha ou em turma?

Tek başına mı yoksa bir grupla birlikte mi egzersiz yapmayı seversin?

Tom é o mais rápido da turma.

Tom sınıfında en hızlı koşucu.

Eu vou me registrar para aquela turma.

O sınıfa kaydolacağım.

Eu deveria me registrar para aquela turma?

O sınıfa kayıt olmalı mıyım?

A turma toda riu da piada dele.

Bütün sınıf onun şakasına güldü.

Tom é o melhor aluno da turma.

Tom sınıfının zirvesindedir.

Tom e Mary estão na mesma turma?

Tom ve Mary aynı sınıfta mı?

Tom era o único garoto da turma.

Tom sınıftaki tek erkek çocuktu.

Para que ele possa ver toda a turma

yani bütün sınıfı görebiliyor

Helen é sempre a melhor aluna da turma.

Helen her zaman kendi sınıfının zirvesindedir.

Nancy é a menina mais alta da turma.

Nancy sınıfında en uzun boylu kız.

A turma se reúne uma vez por semana.

Sınıf haftada bir kez toplanır.

O Tomás foi o pior aluno da turma.

- Tom sınıfın en kötü öğrencisiydi.
- Tom sınıftaki en kötü öğrenciydi.

Tom é a criança mais boba da turma.

Tom sınıfta en aptal çocuk.

Tom é o estudante mais brilhante da turma.

Tom sınıftaki en parlak öğrenci.

- Nossa classe é pequena.
- Nossa turma é pequena.

Bizim sınıfımız küçük bir sınıf.

Tom é sempre o melhor aluno da turma.

Tom her zaman sınıfının birincisi.

Por que não posso me registrar naquela turma?

Neden o sınıfa kayıt olamıyorum?

Meu irmão e eu estamos na mesma turma.

Erkek kardeşim ve ben aynı sınıftayız.

Eu era um dos melhores alunos da turma.

Ben sınıftaki en iyi öğrencilerden biriydim.

Tom era o mais velho da nossa turma.

Tom sınıfımızda en yaşlı kişidir.

O Tom é o mais alto da nossa turma.

Tom sınıfımızın en uzunudur.

Tom é o corredor mais rápido da nossa turma.

Tom bizim sınıfta en hızlı koşucu.

Tom é a pessoa mais alta em sua turma.

Tom sınıfında en uzun kişi.

- Tom será, provavelmente, o primeiro da nossa turma a se casar.
- Tom provavelmente será o primeiro da nossa turma a se casar.

Tom muhtemelen sınıfımızda evlenecek ilk kişi olacak.

A professora repreendeu a turma dela por ser muito barulhenta.

Öğretmen, gürültücü olduğu için sınıfını azarladı.

Na escola, ele sempre foi o melhor aluno da turma.

Okulda o her zaman sınıfın zirvesindedir.

Ele é mais alto que qualquer outro garoto da turma dele.

Sınıfındaki bütün çocuklardan daha uzun boyludur.

Todos da minha turma preferem esquiar do que andar de skate.

Sınıfımdaki herkes kayak yapmayı paten yapmaya tercih ediyor.

Tom é uma criança inteligente. É o melhor aluno da turma.

Tom akıllı bir çocuk. Sınıfındaki en iyi öğrencidir.

- Tom e Mary estavam na mesma classe.
- Tom e Mary estudavam na mesma turma.

Tom ve Mary aynı sınıftaydı.

- Tom é o mais inteligente da nossa classe.
- Tom é o mais inteligente da nossa turma.

Tom sınıfımızdaki en akıllı kişi.

- Ele é a pessoa mais alta da classe.
- Ele é o mais alto da classe.
- Ele é o mais alto da turma.

O, sınıfta en uzun boyludur.