Examples of using "Aluno" in a sentence and their turkish translations:
Tom benim öğrencimdi.
O öğrenci çok seçkin.
Tom benim öğrencim.
Sen iyi bir öğrencisin.
Ben yeni bir öğrenciyim.
Öğrenci Londra'dan geldi.
Öğrenci kelime sordu.
Öğretmen öğrenciye öğretir.
Tom burada bir öğrenci değil.
Onun öğrencilerinden hiçbirini tanımıyorum.
Ben zaten bu öğrenci ile konuştum.
O, bir lise öğrencisidir.
Tom artık benim öğrencim değil.
Siz burada bir öğretmen mi, yoksa öğrenci misiniz?
Tom, iyi bir öğrencidir.
Tom bir örnek öğrenci değil.
Tom benim öğrencim değil.
Öğrenci sigara içtiği için cezalandırıldı.
Değerli bir öğrenci olabileceğimi umuyorum.
- Ben bir öğrenciyim.
- Ben öğrenciyim.
Yurt dışından bir öğrenci ile arkadaş oldum.
Şu öğrenci bazen hastaymış gibi davranır.
Tom sınıfının zirvesindedir.
Tom Mary'nin eski bir öğrencisi.
Genç çocuk iyi bir öğrenciydi.
O benim öğrencimdi. Şimdi çocuklarıma ders veriyor.
Bildiğim kadarıyla, o çalışkan bir öğrenci.
Bildiğim kadarıyla o iyi bir öğrenciydi.
Öğretmenime göre ben iyi bir öğrenciyim.
Sınıfınızda hiç Koreli öğrenci var mı?
- Tom sınıfın en kötü öğrencisiydi.
- Tom sınıftaki en kötü öğrenciydi.
Tom her zaman sınıfının birincisi.
O, sınıftaki herhangi bir öğrenci kadar zekidir.
O öğrenci soru sormak için elini kaldırdı.
Gelmeyen tek öğrenci Tom değildi.
Londra'da eski bir öğrenciye rastladım.
Karam, bütün okuldaki en iyi öğrencidir.
Sen iki yıl önce iyi bir öğrenci değildin.
Okul müdürü mezun öğrencilerin her biri ile el sıkıştı.
Okulda o her zaman sınıfın zirvesindedir.
Sınıftaki başka hiçbir öğrenci onun kadar parlak değildir.
Şimdiye kadar ilk kez bir öğrenciyi azarladım
Sen sadece bir öğrencisin.
John iyi bir öğrenci.
Öğrencimle konuşuyorum.
Ben bu dil okulundaki en yaşlı öğrenciyim.
Bir öğretmen hata yapan bir öğrencisiyle asla dalga geçmemeli.
Her Tatoeba üyesi, aynı anda hem öğrenci hem de öğretmendir.
Tom akıllı bir çocuk. Sınıfındaki en iyi öğrencidir.
O sınıfındaki herhangi bir diğer öğrenciden daha yaşlıdır.
O, babamın öğrettiği bir öğrencidir.
Bir öğretmen hata yapan bir öğrenciye gülmemeli.
Bildiğim kadarıyla o bu okuldaki en kısa öğrenci.
- Siz burada bir öğretmen mi, yoksa öğrenci misiniz?
- Burada bir öğretmen mi yoksa bir öğrenci misin?
Sınıfımın birincisiyim.
Öğretmen ve öğrenci arasındaki yoğun iletişim etkili öğretim için anahtardır.
Sağlığı pahasına mükemmel bir bilim adamı oldu.
Guglielmo bildiğim en iyi öğrencidir. O anında öğrenir ve olağanüstü bir hafızaya sahiptir.
Bildiğim kadarıyla, o mükemmel bir öğrenci.
Ben okuldayken, sürekli dövülürdük. Bugünlerde, birçok okulda bir öğretmenin bir öğrenciye vurması yasadışıdır.
Üniversitemizden mezun olan her öğrenci anadili İngilizce olan biriyle en az iki yıl İngilizce çalıştı.