Examples of using "Saem" in a sentence and their turkish translations:
Ama bazen ortaya iki bacak çıkıyor.
Tom ve Mary nadiren birlikte dışarı çıkar.
Çok dışarıya çıkar mısın?
Tom ve Mary nadiren dışarı gider.
- Neden dışarı çıkmıyorsun?
- Dışarı çıksana.
Halkalı foklar sabah güneşinde dinlenmek için kendilerini yüzeye atar.
Her şey her zaman plandığımız gibi gitmez.
Ne zaman ayrılıyorsun?
Fikirler savaşında öldürülen insandır.
Günün sıcağından kaçıp sığınan hayvanların çoğu, geceleri dışarı çıkar.
Otobüs her on beş dakikada hareket eder.