Examples of using "Pulmão" in a sentence and their turkish translations:
Onun akciğer kanseri var.
Sigara içmek akciğer kanserine neden olmaz.
Bir ciğerimin yarısında akciğer fibrozisi var.
O akciğer kanserinden öldü.
Babam akciğer kanserinden öldü.
Bir buçuk ciğerle yaşıyorum.
Göğüs içinde, kalp ve akciğerler vardır.