Examples of using "Permitido" in a sentence and their turkish translations:
Buna izin verilir mi?
Buna izin verilmez.
Kuşkulanmak serbest.
Sigara içilir.
Jüpiter'e serbest olanın öküze de serbest olması gerekmez.
Bu yasak.
Hiç kimsenin oraya gitmesine izin verilmiyor.
Bunu kullanabilir miyim?
Bu köprüden balık tutmaya izin veriliyor mu?
- Oraya park edemezsin.
- Oraya park etmene izin verilmez.
Tom ona asla izin vermezdi.
- Burada fotoğraf çekebilir miyiz?
- Burada fotoğraf çekmek için iznimiz var mı?
Restoranda sigara içmeye izin verilmez.
- Buralarda park edemezsin.
- Buralarda park etmene izin verilmez.
- Buralarda park etmek yasaktır.
- Bunun hakkında konuşamam.
- Bunun hakkında konuşmam yasak.
- Bunun hakkında konuşmama izin yok.
Tanrı yoksa her şey serbesttir.
Ben buna izin verildiğini sanmıyorum.
Bu odayı terk edemezsin.
Asansörde sigara içmek yasaktır.
DNA örneklerinin saklanmasına izin verilmemelidir.
Sigaranı söndür. Burada sigara içmeye izin verilmez.
Tom'un onu yapmasına asla izin verilmemeliydi.
Ailem onu yapmama asla izin vermezdi.
Kütüphanede konuşmaya izin verilmiyor.
Birçok ülkede vatandaşların silah taşıması yasaldır.
Kadınların neden erkeklerle aynı haklardan yararlanmasına izin verilmiyor?
Bayım, arabanı buraya park etmene izin verilmiyor.
Sana orada izin verilmez.