Translation of "Filhotes" in Turkish

0.016 sec.

Examples of using "Filhotes" in a sentence and their turkish translations:

- Os filhotes de elefante são fofinhos.
- Os filhotes de elefante são graciosos.

Bebek filler sevimlidir.

Filhotes de cachorro não gostam de ficar sozinhos.

Köpek yavruları yalnız bırakılmayı sevmez.

Minha gata vai ter filhotes no próximo mês.

Kedim gelecek ay yavrulayacak.

Diferente dos pássaros, que alimentam e protegem seus filhotes, os peixes os abandonam.

- Yavrularını besleyen ve koruyan kuşların aksine balıklar yumurtalarını terk eder.
- Yavrularını besleyen ve barındıran kuşların aksine balıklar yumurtalarını terk eder.

Gatinhos filhotes amassam a barriga da mãe para estimulá-la a produzir leite, então, quando os gatos adultos amassam você, isso significa que eles estão felizes e à vontade com você - como se você fosse a mamãe deles.

Küçük kedi yavruları süt üretmeye teşvik etmek için annelerinin karnını ovarlar, bu yüzden yetişkin kediler seni ovduklarında bu seninle mutlu ve rahat oldukları anlamına gelir- tıpkı sen onların anneleriymişsin gibi.