Examples of using "Entregue" in a sentence and their turkish translations:
Bu mesajı iletin.
Paket dün teslim edildi.
Onu Tom'a ver.
Polis "Silahınızı teslim edin" diye söyledi.
Tüm sırlarımı açığa vurmayın.
Kitap sana ne zaman teslim edildi?
Araba sana ne zaman teslim edildi?
Sözlük sana ne zaman teslim edildi?
Raporunu yarına kadar teslim et.
Ben bir mesaj almanı istiyorum.
Lütfen girişte evrakları teslim edin.
Bu paket dün gece teslim edildi.
Mesaj teslim edildi mi?
Satın aldığım sözlük henüz bana teslim edilmedi.
Bu bileti ilk gelene ver.
Bana verilen broşürü okudum.
O kağıt parçasını bana verin, onu kontrol edeceğim!
Satın aldığım kitap henüz bana teslim edilmedi.
Satın aldığım bilgisayar henüz bana iletilmedi.
Satın aldığım araba henüz bana teslim edilmedi.
Yayınlanmamış bir çalışma, teslim edilmemiş bir hediye gibidir.
Sekreter bu sabah teslim edilen postayı açtı.
Satın aldığım kitap bu sabah bana teslim edildi.
Satın aldığım araba bana bu sabah teslim edildi.
Satın aldığım sözlük bu sabah bana teslim edildi.
Tesadüfen buraya gelmesi gerekirse ona bu belgeyi vermeni istiyorum.
İnternette satın aldığım kitap henüz bana teslim edilmedi.
Günün sonunda bunun Tom'a verilmesini istiyorum.
Pazartesi günü ev ödevini teslim et.
O gelirse, ona bu kağıdı ver.
Sami'nin cesedi adli tabip tarafından muayene edildi, sonra cenaze evine teslim edildi.
Bir cevap almadığım için, benim postamın sana teslim edilip edilmediğini merak ediyorum.