Examples of using "Zaczęło" in a sentence and their turkish translations:
Yağmur yağmaya başladı.
Bardaktan boşanırcasına yağmur yağmaya başladı.
O başladı.
Aşırı derecede yağmur yağmaya başladı.
Bir öpücükle başladı.
Tekrar başladı!
Ne zaman yağmur başladı?
Aniden yağmur yağmaya başladı.
O böyle başladı.
Az önce yağmur yağmaya başladı.
Zaten yağmur yağmaya başladı.
Zaten yağmur yağmaya başladı.
Zaten başladı.
O ne zaman başladı?
Tekrar başladı.
Akşam yağmur yağmaya başladı.
O nerede başladı?
Onun hepsi nerede başladı?
Evet, bu zaten başladı.
Çark dönmeye başladı.
Onun hepsi bundan dolayı başladı.
Her şey bununla başladı.
Tam dışarı çıktığımda, yağmur yağmaya başladı.
Yağmur yağmaya başladı.
Sabahleyin dörtte yağmur yağmaya başladı.
Bir dakika daha ve bebek ağlıyordu.
Yağmur yağdı ve kamp sona erdi,
Biz oraya varır varmaz yağmur başladı.
Onun hepsi bu yerde başladı.
Hepsi bir cümleyle başladı.
Ben eve varmadan önce yağmur yağmaya başladı.
Yağmur yağmaya başladığında evden ayrılıyordum.
Beni görünce, bebek ağlamaya başladı.
Toplantı öğleden sonra saat beşte başladı.
O, evden çıkar çıkmaz yağmur yağmaya başladı.
Onun hepsi sıcak bir yaz gecesinde başladı.
Her şey Tom adındaki bir çocukla başladı.
Yağmur yağmaya başladı.
Yağmur yağmaya başladığında, tam dışarı çıkıyordum.
Yağmur yağmaya başladığında fazla uzağa gitmemiştik.
Her şey doğduğum gün başladı.
Tam evden ayrılırken yağmur yağmaya başladı.
Bunun nasıl başladığını hatırlamıyorum bile.
Yağmur yağmaya başladı, bu yüzden arkadaşımın şemsiyesinin altına sığındım.
Ayrıca daha iyi olmadan daha kötüye gidebileceğim dönemler oldu.
benim için bütün bunların başladığı 2010 yılına götürmeme izin verin.
En çılgın bilim kurgularımızdan bile çok daha fazlası. Her şeyin başladığı o günü hatırlıyorum.
- İlk ne zaman olmaya başladı?
- İlk kez ne zaman başladı?
Bir insan on iki yaşından önce dili konuşmaya başlamazsa bir yerli gibi konuşmasının imkansız olduğunu duydum.