Translation of "Sens" in Turkish

0.004 sec.

Examples of using "Sens" in a sentence and their turkish translations:

Możemy nadawać sens,

anlam katabileceğimizi hatırlatıyor,

To ma sens.

Bu mantıklı olur.

Takie działanie ma sens,

Bu şekilde ayarlanmış olmamız mantıklı

Jaki jest sens istnienia?

Varlığın anlamı nedir?

Jaki jest sens robienia tego?

- Bunu yapmanın anlamı nedir?
- Bunu yapmanın ne anlamı var?

Drugi to sens, czyli cel.

İkincisi maksat ayrıca amaç da denir.

Powiedz mi, jaki jest sens życia.

Bana hayatın anlamını anlat.

Wątpię, czy jest sens próbować ją przekonać.

Onu ikna etmeye çalışmanın hiçbir anlamı olmadığını düşünüyorum.

Wygląda na to, że to wszystko ma sens!

Ve gördünüz mü? Mantıklı olabilir gibi hissettiriyor, değil mi?

Bo jaki jest sens zamykania domu na klucz,

çünkü herhangi biri bağlı bir cihaz üzerinden giriş yapabiliyorsa

- Teraz to ma sens.
- Teraz trzyma się to kupy.

O şimdi mantıklı.

Jaki jest sens zjawiać się punktualnie, kiedy wszyscy inni się spóźniają?

Herkes geç gelirse zamanında gelmenin ne anlamı var?

Dla większości ludzi sens życia zawiera się w skrócie ŻSS - żreć, srać, spać.

Birçok insan için hayatın anlamı üç harfe sığar: YSU — ye, sıç, uyu.