Examples of using "Kierunek" in a sentence and their turkish translations:
Aksi takdirde yönünüzü kaybedersiniz.
Üniversitede hangi alanda uzmanlaşmayı planlıyorsun?
aynı zamanda takip edilecek bir şey de sunuyor.
Sorun, gideceğimiz yönü belirlemek.
Bunun zor olan yanı, aşağıdayken yönümüzü belirlemek olacak.
Tom biyoloji konusunda uzmanlaşmayı planlıyor.
Boston'un turistler için popüler bir yer olduğu doğru mu?
Bu konuşmanın gittiği yeri sevmiyorum.
Bunu yapmanın iyi yanı, yüksekte kalmayı sağlaması. Böylece yön belirlemek daha kolay olur.