Examples of using "Butelkę" in a sentence and their turkish translations:
- Şişeyi aç.
- Şişeyi açın.
O bir şişe doldurdu.
Bu şişeyi yağla dolduruyorum.
O bir şişe şarap içti.
Şiseyi kim kırdı?
Şişeyi kim fırlattı?
Lütfen şişeyi aç.
Şişeyi bana ver.
Bana bir şişe şarap ver.
Tom şişeye uzandı.
Bir şişe şarap daha, lütfen.
O, bir şişe sütü tamamen içti.
- Ben bir şişe coca cola istiyorum.
- Bir şişe Coca-Cola istiyorum.
Başka bir Coca-Cola şişesi açın.
Suyu doldurabileceğiniz temiz ve saydam bir şişenizin olması
O her gün bir şişe süt içer.
Önce hangi şarap şişesini içmek istersin?
Akşam yemeğinde bir şişe bira içer.
Tom bütün bir şişe şarabın tümünü tek başına içti.
Tom bir şişe ucuz kırmızı şarap aldı.
Bir şişe daha su getirebilir misin?
Tom şişeyi aldı ve kendine bir içki doldurdu.
Tom su şişesini aldı ve su içti.
Tom buzdolabının içine uzandı ve bir şişe bira çıkardı.
Tom ne kadar şarap kaldığını görmek için şişeyi kaldırdı.
Tom Mary'nin hastane odasına bir şişe viski kaçırdı
Tom şişeye uzandı ve Mary'ye bir içki daha koydu.
Tom çantasından İskoç şişesini çıkardı onu Mary'ye uzattı.
Tom sarhoş olmadan bütün bir şişe viskiyi içebileceğini söylüyor.
Tom taze suyla yeniden doldurmadan önce, suyu şişeden boşalttı.