Translation of "보냅니다" in Turkish

개개인에게 감사 메모를 보냅니다.

ve her birine teşekkür yazısı gönderiyorum.

‎모래를 두들겨 ‎경고의 메시지를 보냅니다

Kuma vurarak oluşturduğu titreşimlerle rakibini uyarıyor.

‎칼새들은 매년 여기서 ‎밤을 보냅니다

Her yıl geceyi burada geçirirler.

‎코끼리들은 대부분 낮을 ‎그늘에서 먹으며 보냅니다

Filler gündüzleri vakitlerinin çoğunu gölgede beslenerek geçirir.

우린 인생의 1/3을 직장에서 보냅니다.

Yaşamımızın üçte birini işte geçirdiğimize göre,

‎이들은 저장해 놓은 꿀을 먹으며 ‎겨울을 보냅니다

Kış boyunca, stokladıkları balla beslenebilirler.

‎원숭이들은 안전한 고대 사원에서 ‎낮 시간을 보냅니다

Kadim bir tapınağa sığınarak geçirilen bir günün ardından...

‎원숭이의 일종인 마카크는 ‎이 온천에서 긴 시간을 보냅니다

Makaklar, bu termal havuzda saatlerce kalır.

‎녀석들은 빛을 끄고 ‎경쟁에서 벗어나 ‎둘만의 시간을 보냅니다

Işıklarını kapatıyorlar. Rakiplerden biraz mahremiyet sağlıyor bu.

저는 미래의 도시 모습을 상상하는 데에 많은 시간을 보냅니다.

geleceğin şehrini resmetmek için çok zaman harcadım.