Translation of "드러나는" in Turkish

0.002 sec.

Examples of using "드러나는" in a sentence and their turkish translations:

이렇게 보면 드러나는 가치에만 의존하는

oldukları hakkında bir konuşma yaptık. Netflix algoritmalarının,

근본적인 증오감의 원인이 드러나는 것입니다.

aslında nefretin en temelinde yatan bir gösteri:

인류의 역사에서 드러나는 실로 대단한 실상이죠.

insanlık tarihinin en büyük gerçeği.

‎그 안의 비밀스러운 삶이 ‎드러나는 겁니다

İçindeki gizli hayatları ortaya çıkarabiliyoruz.