Examples of using "제가" in a sentence and their turkish translations:
Medistasyon sadece gerçekten huzurlu pozitif bir zihin
Ya şöyle deseydim:
10 yaşındayken
Şimdi, hatırladığım kadarıyla, büyüdüğüm zaman ne tür bir
Fakat durum şu ki yaptığım işin sevdiğim kısmı,
Ben neden değersiz görecektim?
Eğer öyleyse, şu an
Ne öğrendim biliyor musunuz?
Kendimi bildim bileli
Evet, az önce sizi kandırdım.
15 yaşındayken
Peki bunu neden yaptım?
Ben 16 yaşındayken
O ben değildim.
Benim jenerasyonum
20 yaşındayken
Ben doğana kadar
Bundan öğrendiğim şey,
Sizi temin ederim,
tekrar sorabilir.
Çünkü bana göre
Seni izliyordum,
Sonradan öğrendim ki,
Lenslerimden birini düşürdüm
Annem bana güzel olduğumu söylerdi
Bildiğim kadarıyla,
Ancak benim yönelteceğim sorular,
size bu söylediklerim için
Burada arkada oturuyorum
Fakat burada sizlere anlatmak istediğim,
Bunun yerine size
anlamanızı kolaylaştırayım.
Ama şimdi, beş yıl sonra,
Bunlar, benim en güvendiğim
O sıralar Venezuela'daydım.
Size birkaç örnek vermeme izin verin.
Başkan olmadan önce,
ama bulduğum gerçek dünya
Belki benim gibi sizlere de
bana tanı koyulduğunda
öfkeli hissetmiyordum.
inanmak öğretilmişti.
''Elbette var.'' dedim,
yaşıyor ve büyüyor.
Sizlere, görmemeyi başaramayacağınız
Senden de bir görüş almak istedim,
onlara ne söylediğimi biliyor musunuz?
Belki de bu noktada saf bir idealist olduğumu düşünüyorsunuz?
ama o ben değildim.
Size ne demeye çalışıyorum öyleyse?
(Şarkı söylüyor) Sana dünyayı gösterebilirim --
sadece iyi hissettiriyordu.
Olayı çözdüm, değil mi?
Bu yüzden buradayım.
ne hissetmem gerektiğiyle ilgili
İsveç'te yaşıyorum,
Benim eğitim hastanemde,
Üniversiteye giderken,
Ve müsaade ederseniz,
"Bu ciddi bir sorun." diye düşündüm.
İşte bu yüzden başardım."
Buna inanıyorum çünkü ikisine de sahibiz.
gerçekten sihirli güçlerim olsaydı tüm gün bunu yapardım.
Gerçekte en çok örnek aldığım kadın annemdi.
dediğim gibi, muhtemelen cevabı
Çünkü o annenin odasından çıktığımda
Kızgınken her zaman yaptığım şeyi yaptım.
yalnız olmadığımı hatırlatıyor.
Bugün üstünde durmak istediğim nokta
Size anlatacağım hikaye,
Hatta geliştirdiğim müfredat var,
Şu an anladığım
Ama yaşamın ilk aşamaları ile kastettiğim,
Örneğin, yaşadığım şehir Seattle'da
ben 50 milyon dolar kazanıyorsam,
Şunu öğrendim ki duygusal stres
bunun oldukça umut vadedici olduğunu,
Kendisi; katılımcılardan, dört karttan birini
En çok ihtiyacım olan şey, umuttu.
2017 yılında, bir grup otomobil fabrikası işçisinin
En sevdiğim şeylerden biri. Tamam.
Tomurcukları yememi mi seçtiniz?
Sana bunu sunuyorum.
Bana hastane odasında onca zamanı geçirmek için
Ama kendimden bana tanı konulmadan önceki halim olmayı
Yani anlatmak istediğim şey, şunu anlatmak için geldim,
Süzülüyormuş gibi hissediyordum;
Ama o an anladım ki
Eşcinsel olduğumu bilmiyordu.
hayatımın böylesine önemli bir kısmını paylaşmamak
Ama fırsatımı kaybettiğimin farkındaydım.
Onları hiç çözebilecek miydim?
Ama eğer Abby'ye bağırsaydım
"Başvuru yapmama izin vermiyorlar."
Düşüncelerini bilmek nasıl olurdu?
Çünkü hiç de hayal ettiğim gibi görünmüyordu.
Sizi zor bir şeye davet ediyorum.
Kariyerimin ilk zamanlarında başladı.
Çünkü gerçek şu ki hastalığa yakalandığımda