Examples of using "Uovo" in a sentence and their turkish translations:
Benim için bir yumurta kızartın.
O bir yumurta kızarttı.
Bir yumurta kaynat.
Bir yumurta gibi görünüyor.
Bir yumurtam var.
Buzdolabından bir yumurta al.
O, bir yumurta çıkardı.
Tom bir yumurta pişiriyor.
Tom, Mary'ye bir yumurta fırlattı.
Kaynamış bir yumurta istiyorum.
Bu bir tavuk yumurtasıdır.
- Bir yumurta gibi görünüyor.
- Bu bir yumurta gibi görünüyor.
Yılan bir yumurta yutuyor.
Tom bir yumurta kızartıyor.
Buzdolabından bir yumurta al.
- Yumurta tam kıvamında pişmişti.
- Yumurta mükemmel pişti.
Tom bir yumurta kaynatıyor.
Bir Paskalya yumurtası boyuyorum.
Bu yumurta kötü kokuyor.
Tavuk bu sabah bir yumurta yumurtladı.
O, yaklaşık bir yumurta büyüklüğündedir.
O, yaklaşık bir yumurta büyüklüğünde idi.
Bu yumurta taze.
Bir yumurtayı kaynatmak yaklaşık on dakika sürer.
Bir yumurta kabuğu kolayca kırılır.
Bugünkü yumurta yarınki tavuktan iyidir.
Her gün kahvaltıda haşlama yumurta yerim.
Bu tavuk neredeyse her gün bir yumurta bırakır.
Hava o kadar sıcak ki bir arabanın kaputunda yumurta pişirebilirsiniz.
Bir amfibinin yaşam döngüsü üç aşamadan oluşur: yumurta, larva ve ergin.