Examples of using "Un'occhiata" in a sentence and their turkish translations:
Bir göz at.
- Ona bir göz at.
- Şuna bir göz atın.
- Şuna bir göz at.
Bir göz atmak ister misiniz?
Bir bakar mısın?
Onlar bir göz atacaklar.
Biz bir göz atacağız.
Bir göz atacağım.
Bir göz atalım.
- Bunlara bir göz atın.
- Bunlara bir göz at.
Etrafa bir göz at.
- Oraya bir göz atın.
- Oraya bir göz at.
Bir göz atmaya gel.
- Git ve bir bak.
- Git ve bir göz at.
Ben dışarıya bir göz alacağım.
Bir göz atalım.
- Etrafıma bakınıyorum.
- Sadece etrafa bakınıyorum.
Şu kadına bak!
Bu rapora bir göz atın.
Bir göz atsan iyi olur.
Bir göz atmamızın sakıncası var mı?
İçine bir göz atmak istiyorum.
Etrafa bir göz attım.
Gidip bakacağım.
Ben daha yakından bakmak istiyorum.
Gelip şuraya bakın.
Ben ona bir bakabilir miyim?
Bakıverdim.
- Bakmalıyım.
- Ben göz atmalıyım.
Bir göz at, Tom.
Şimdi bir göz atalım.
Biz ona bir göz atacağız.
Buraya gel ve ona bir göz at.
Ben sadece etrafı seyrediyordum.
İçeriye bakmak istiyorum.
Etrafa bir göz atalım.
Gidelim ve bakalım.
Etrafa bir göz atacağım.
Jane bize bir bakış attı.
Kutunun içine baktım.
Tom buna bir göz atacak.
Ben daha yakından bakmak istiyorum.
Tom etrafa bakmak için durdu.
Tom ona bir göz atmamı istedi.
Ben etrafıma bir göz atmayı düşünüyorum.
Şu deliklerden aşağı bakalım.
Pekala, şu grafiğe bir bakın.
Resme bakmama izin verin.
Daha yakından bakalım.
Etrafa bir göz atmak istiyorum.
Çevreye bakabilir miyim?
Tom tavana baktı.
Bu haritaya bir göz at.
Buna bakmanı istiyorum.
Tom Mary'ye uğursuz bir bakış attı.
Tom Mary'nin ona bir göz atmasını söyledi.
Pul koleksiyonuna bir göz atmak istiyorum.
Şimdi de şu çubuk grafiğine göz atalım,
Acaba buna bakmaya değer mi?
ya da buradan. Biraz bakalım.
Pekâlâ, şimdi buradan ilerideki yola bir bakalım.
Fotoğraflara bir göz atın ve yorum yapın!
Neden biz bunu kontrole gitmiyoruz?
Tom kutuya baktı.
Neden bakmama izin vermiyorsun?
Hayır, teşekkürler. Yalnızca bakıyorum.
Tom'un şu kitabına bir göz atayım.
"Size yardım edebilir miyim?" "Hayır, teşekkürler. Sadece bakıyorum."
Bana yeni arabasını gösterdi.
Sadece bakıyorum.
Lütfen şu resme bir göz atın.
O, yatmaya gitmeden önce gazeteye göz attı.
Halatı aşağı çekelim ve nasıl göründüğüne bakalım.
Pul koleksiyonuna bakmak isterim.
Hiç bakabileceğim resimlerin var mı?
Sadece Tom'un yazdıklarına bakmak istiyorum.
Bence buna bir baksan iyi olur.
Acaba gidip buna bakmaya değer mi? Hadi, bir göz atalım!
Acaba buna bakmaya değer mi? Hadi, bir göz atalım!
Etrafa bakalım ve parkta birilerinin olup olmadığını görelim.
Onun yüzüne bir bakış, bana çalışmaya isteksiz olduğunu söyledi.
- Oyunun reklamı yapılıyor. -