Examples of using "Un'abitudine" in a sentence and their turkish translations:
Bunu bir alışkanlık haline getirme.
Bu can sıkıcı bir alışkanlık.
Sigara içmek iğrenç bir alışkanlıktır.
Neden sigara içmenin iğrenç bir alışkanlık olduğunu düşünüyorsun?
Olumsuzca düşünmek alışkanlık haline gelebilir.
Sigara içmek sağlıklı bir alışkanlık değildir.
Pornoyu alışkanlık haline getirdikten sonra...
Sigara içmek alışkanlık değildir; bir bağımlılıktır.