Translation of "Rane" in Turkish

0.003 sec.

Examples of using "Rane" in a sentence and their turkish translations:

Rane.

Kurbağalar.

- I girini diventano rane.
- I girini si trasformano in rane.

Tetarlar kurbağa olurlar.

- Ho sentito che mangia le rane.
- Ho sentito che lui mangia le rane.
- Ho sentito dire che mangia le rane.
- Io ho sentito dire che mangia le rane.
- Ho sentito dire che lui mangia le rane.
- Io ho sentito dire che lui mangia le rane.
- Io ho sentito che lui mangia le rane.
- Io ho sentito che mangia le rane.

Ben onun kurbağa yediğini duyuyorum.

Tutte le rane bebè che scrocchiano.

Tüm bebek kurbağalar çıtırdıyor.

C'erano molte rane in questo stagno.

Bu gölette bir sürü kurbağa vardı.

Le rane hanno paura dei serpenti.

Kurbağalar yılanlardan korkarlar.

Per quanto tempo vivono le rane?

Kurbağalar ne kadar yaşar?

Le rane sono delle creature così straordinarie.

Kurbağalar böyle inanılmaz yaratıklardır.

C'è un predatore che caccia le rane tungara

Tungara kurbağalarını avlayan bir yırtıcı var.

Pozze temporanee nella foresta attraggono le rane, amanti dell'acqua.

Geçici orman havuzları suyu çok seven kurbağaları çeker.

Dozzine di specie, centinaia di rane, si riuniscono per accoppiarsi.

Düzinelerce türden yüzlerce kurbağa çiftleşmek için bir araya gelir.

Ma le rane vedono perfettamente la lunghezza d'onda della fluorescenza.

Fakat kurbağaların görüşü florışı dalga boyuna mükemmel şekilde uyumlanmış durumda.

Alcune di queste rane hanno così tanto veleno da uccidere un uomo.

Bazı zehirli sarı kurbağalar bir insanı öldürecek kadar zehir barındırır.

Ma le rane tungara vivono solo un anno. Potrebbe essere la sua ultima occasione per accoppiarsi.

Fakat tungaralar sadece bir yıl yaşar. Bu, üremek için son şansı olabilir.