Examples of using "Particolare" in a sentence and their turkish translations:
Ben özelim.
Sen özelsin.
Tom özel.
Bu özel konuyu neden seçtiniz?
Özellikle istediğin bir şey var mı?
Önemli bir şey var mı?
"Yapacak bir şeyin var mı?" "Özellikle bir şey yok."
Özellikle öğrenmek istemediğin bir şey var mı?
İyi hatırladığın özel bir olayı seç.
- Söyleyeceğim önemli bir şey yok.
- Söyleyeceğim özel bir şey yok.
O akşam bizi park alanında bulan adamın
sondaj içinse çok geçerliydi.
Şimdi söyleyecek özel bir şeyim yok.
ya da yatağın üzerinde özel bir battaniye var mı?
Tom çok özel bir adamdır.
Biraz daha heyecan verici sesler çıkarmalı.
Ben karbondioksiti havadan temizleyecek şekilde
Müziği seviyorum, bilhassa klasik müziği.
Peki bu teknolojiyi özellikle bu kadar tehlikeli yapan nedir?
Laura elbiseleri hakkında çok özel.
Ben özellikle bir yere gitmek istemiyorum.
Tom giysileri hakkında çok titizdir.
Özellikle de patentlerine karşı büyük bir saygımız var.
Özellikle inekleri severdik çünkü utangaç fakat meraklılardı,
bastırmak ve muhalifleri dışlamak için kullandılar.
cevaplayamadığım bir düşüce, bir soru
Bana, üç yüksek lisans programımdan ikisinde torpil yaptılar.
Özellikle yapacak bir şeyin yoksa bana yardım etmeni isterim.
Şu an için yapmam gereken özellikle bir şey yok.
Müziği, özellikle de klasik müziği severim.
ve İmparator ve özellikle Mareşal Berthier ile ilişkileri giderek gerginleşmesine
Her şahsın, gerek kendisi gerekse ailesi için, yiyecek, giyim, mesken, tıbbi bakım, gerekli sosyal hizmetler dahil olmak üzere sağlığı ve refahını temin edecek uygun bir hayat seviyesine ve işsizlik, hastalık, sakatlık, dulluk, ihtiyarlık veya geçim imkânlarından iradesi dışında mahrum bırakacak diğer hallerde güvenliğe hakkı vardır.