Translation of "Legato" in Turkish

0.004 sec.

Examples of using "Legato" in a sentence and their turkish translations:

- È profondamente legato a lei.
- Lui è profondamente legato a lei.

O, ona derinden bağlıdır.

legato ai suprematisti bianchi.

bizler yeterince konuşmuyoruz.

- Era legato all'albero con una corda.
- Lui era legato all'albero con una corda.

Bir iple ağaca bağlıydı.

Che era legato a me,

ve dürüst olmak gerekirse benim

E legato al centro da una corda.

sarkaçlı dolap saatine benziyor.

Il ladro fu legato mani e piedi.

Hırsızın eli ve ayağı bağlandı.

Tom ha legato il cane a un albero.

Tom köpeği bir ağaca bağladı.

So che non è un problema legato unicamente ai poeti,

Bu problemin şairlere özgü olmadığını biliyorum.

La madre ha legato un nastro ai capelli della figlia.

Anne, kızının saçına bir kurdele bağladı.

- Tom ha legato Mary alla sedia.
- Tom legò Mary alla sedia.

Tom, Mary'yi sandelyeye bağladı.

Tom ha incartato il pacco e lo ha legato con del filo.

Tom paketi sardı ve iplerle bağladı.

- Dan ha legato le mani di Linda.
- Dan legò le mani di Linda.

Dan Linda'nın ellerini bağladı.

Lo zar russo, Nicola II, legato dall'onore di difendere la Serbia, una nazione slava,

Rus Çarı, II. Nicholas, kardeş bir Slav devleti olan Sırbistan'ı korumayı bir onur meselesi olarak gördü ve

- Tom ha legato il suo cane a un albero.
- Tom legò il suo cane a un albero.

Tom köpeğini bir ağaca bağladı.