Examples of using "Incinta" in a sentence and their turkish translations:
O hamile oldu.
- O, hamiledir.
- O hamile.
Ben hamileydim.
Bu gece hamile kalıyorum.
Hamile değil.
Leyla hamile kaldı.
Bu gece hamile kalıyorum.
Ben hamileyim.
Tom onu hamile bıraktı.
O, hamiledir.
- Mary hamile.
- Mary gebe.
Kaç aylık hamilesin?
Dört aylık hamileyim.
Hayır teşekkürler, hamileyim.
- Karım hamile!
- Karım hamile.
Hamile değilsin, değil mi?
Mary bana hamile olduğunu söyledi.
Köpeğim hamiledir.
O, sekiz aylık hamile.
Mary ilk çocuğuna hamile.
Doktor, Linda'nın hamile olduğunu doğruladı.
- Mary iki aylık hamile.
- Marie iki aylık gebe.
Tom'un karısı hamile.
Ben dört aylık hamileyim.
Tom Mary'nin hamile olduğunu düşündü.
Sami'nin kızı hamileydi.
- Ben şimdiye kadar ilk kez hamile oldum.
- Bu şimdiye kadarki ilk hamileliğim.
Kız arkadaşım hamile ve bebeğe bakmak istiyor.
Alexander'ın Bactrian karısı Roxana artık hamile kaldı ...
Leyla hamile ve tahmin edin bakalım baba kim.
Meryem hamileyken tuhaf aşermeleri olmuştu biraz.
Geçen gece sana bahsettiğim Fin arpçıdan hamile kaldım.
Onun 48 yaşında hamile kalabildiğine herkes çok şaşırmıştı.