Examples of using "Fossero" in a sentence and their turkish translations:
Onların kim olduklarını düşünüyorsun?
Onun onlar olduğunu düşündüm.
Onların berbat olduğunu düşündüm.
- Kim olduklarını bilmiyorum.
- Kimdiler, bilmiyorum.
Onların burada olmasını bekliyordum.
Herkesin mutlu olduğunu düşündüm.
Sanırım o onlardı.
Onların mutlu olmasını istiyorum.
Onların kim olduklarını bilmiyordum.
Üzgün gibi görünüyorlardı.
Tom ve Mary'nin sarhoş olduğunu mu düşünüyorsun?
- Tom ve Mary'nin sıkıldığını düşünüyor musun?
- Sence Tom ve Mary sıkıldı mı?
Arabalarının nerede olduğunu bilmiyorlardı.
Keşke şeyler farklı olsa.
Keşke daha az ev ödevi olsa.
Tom ve Mary'nin meşgul olduğunu düşündüm.
Gerçekten Tom ve Mary'nin gergin olduğunu mu düşünüyorsun?
Sadece Japonların işkolik olduğunu düşünüyordum.
Keşke senin gibi daha fazla insan olsa.
Tom ve Mary'nin çılgın olduğunu düşündüm.
Tom ve Mary'nin evli olduğunu düşündüm.
Tom ve Mary'nin ikiz olduklarını düşündüm.
Tom kuralların ne olduğunu sormadı.
Onun göğüslerinin daha büyük olduğunu sanıyordum.
Yeterince iyi değillermiş gibi.
Soruların kolay olduğunu düşündüm.
Sorun onlarsa ne olur?
Tom ve Mary'nin ayrıldığını düşündüm.
Hem Tom'un hem de Mary'nin öldüğünü düşündüm.
kendi hayatının merkezinde olan insanları oynamak istiyordum.
Tom ve Mary olduklarını sanmıyorum.
Sanırım onlar gerçekten çok meşgul değildi.
Sorun onlar değilse ne olacak?
Tom ve Mary yorgun görünüyordu.
Keşke benim çocuklarım da senininkiler kadar zeki olsa.
Keşke Tatoeba'da daha fazla Afrikalı dilleri olsa.
Keşke Tatoeba'da daha fazla azınlık dilleri olsa.
Çalıştığım birçok şirketin yönetim kurulunda
Biraz daha erken çıksalar, trafik sıkışıklığını atlatırlar.
Tom ve Mary'nin akraba olduklarını bilmiyordum.
Sami bütün Müslümanların terörist olduğuna inanıyordu.
Tom ve Mary'nin gerçekten evli olmadıklarını nasıl bildin?
Tom ve Mary'nin böylesine hoş bir çift olduğunu düşündüm.
ama doğuştan daha üstün oldukları düşüncesinden dolayı değil.
Tom'un Mary ile daha önce tanıştığını düşündüm.
Tom Mary'nin ebeveynlerinin kim olduklarını bilmiyordu.
İnsanlar dinozorların niçin ilginç olduğunu düşündüklerinde
ve altı yıl sonra Disney kadar büyüktü.
Vahşi doğanın ne kadar değerli olduğunu anlamamı sağladı.
Eğer onun yapılması gerekmiyorsa, hiç kimse bu tür şey yapmaz.
Dişlerim onların olmasını istediğim kadar beyaz değil.
Sanırım Tom ve Mary senin partinde değildi.
O mağazadaki fiyatların fazla yüksek olduğunu düşündüm.
Ya buzullarımız daha önce sandığımızdan çok daha savunmasızlarsa?
Buna benzer yerler korunabilirse... ...artmaya devam da edebilir.
Keşke Tatoeba'daki her azınlık dilinde binlerce cümle olsa.
Bu kadar çok taksi olmasaydı daha az sayıda trafik kazası olurdu.
- Küçükken, bulutları pamuk şekere benzetirdim.
- Çocukken pamuklu şekerin ve bulutların benzer olduklarını düşünürdüm.
Tom her zaman John ve Mary'nin çok hoş bir çift olduklarını düşündü.
Tom ve Mary'nin aç olduğunu düşündüm.
sorunları aşmak için çalışabileceğim en sıkı şekilde çalıştım.
Sayılar tamamen rastgele seçilmiş olsa ve duygusal ilişkileri olmasa daha iyi olur mu?
Fiyatların çok yüksek olduğunu düşündüğü için, Tom o mağazada hiçbir şey satın almadı.
Ben fiyatların son kez olduklarından çok daha yüksek olmayacaklarından eminim.
Tom tabloyu çalanın Mary olduğuna dair iyi bir ihtimal olduğunu söyledi.
Söylentiler ciddi olsun ya da olmasın, Mayıs ayında İngilizler ve Portekizliler Soult'u
ve İmparator ve özellikle Mareşal Berthier ile ilişkileri giderek gerginleşmesine
. Kendi adamlarına düzgün bir şekilde ödeme yapılmasını ve beslenmesini sağlamak için ilk önceliği yaptı
- Fiyatlar on yıl öncesinin iki katı.
- Fiyatlar on yıl öncesininkinin iki katı.