Translation of "Evitare" in Turkish

0.009 sec.

Examples of using "Evitare" in a sentence and their turkish translations:

Preferirei evitare.

Ondan kaçınmayı tercih ederim.

- Volevo evitare questo problema.
- Io volevo evitare questo problema.

Bu sorunu önlemek istedim.

- Prova ad evitare il cibo spazzatura.
- Provate ad evitare il cibo spazzatura.
- Provi ad evitare il cibo spazzatura.
- Cerca di evitare il cibo spazzatura.
- Cercate di evitare il cibo spazzatura.
- Cerchi di evitare il cibo spazzatura.

Abur cuburdan kaçınmaya çalışın.

Per evitare lo sfregamento.

verilen isimdir. Tamam.

- Abbiamo provato a evitare quel problema.
- Noi abbiamo provato a evitare quel problema.

Biz o sorundan kaçınmaya çalışıyoruz.

Inoltre, evitare volutamente questi argomenti

Aynı zamanda, bu konuşmaları kasıtlı göz ardı etme

- Ci siamo alzati all'alba per evitare gli ingorghi.
- Noi ci siamo alzati all'alba per evitare gli ingorghi.
- Ci siamo alzate all'alba per evitare gli ingorghi.
- Noi ci siamo alzate all'alba per evitare gli ingorghi.
- Ci alzammo all'alba per evitare gli ingorghi.
- Noi ci alzammo all'alba per evitare gli ingorghi.

Bir trafik sıkışıklığından kaçınmak için şafak vakti kalktık.

- Tom è bravo ad evitare le lotte.
- Tom è bravo ad evitare le risse.

Tom kavgalardan kaçınmakta iyidir.

Per evitare le ore più calde.

Böylece günün en sıcak saatlerinden kaçınabilirsiniz.

Dovresti evitare di fare tali errori.

Böyle bir hata yapmaktan kaçınmalısın.

- Tom ha una buona ragione per evitare Mary.
- Tom ha un buon motivo per evitare Mary.

Tom'un Mary'den kaçınmak için iyi bir nedeni var.

- Ci sono molti problemi che non possiamo evitare.
- Ci sono molti problemi che non riusciamo ad evitare.

Kaçınamadığımız bazı sorunlar vardır.

Non possiamo più evitare questi problemi spinosi.

Bu sıkıntılı sorunu daha fazla görmezden gelemeyiz.

Il mio consiglio sarebbe evitare Tom oggi.

Bugün tavsiyem Tom'dan kaçınmak olacaktı.

La gente indossa mascherine per evitare d'ammalarsi.

İnsanlar bir hastalığa yakalanmayı önlemek için maske takar.

A Tom piace evitare le grandi folle.

Tom büyük kalabalıklardan kaçınmayı seviyor.

Come puoi evitare i pericoli di Internet?

İnternetin tehlikelerinden nasıl kaçınabilirsin?

- Abbiamo imboccato una strada secondaria per evitare il traffico pesante.
- Noi abbiamo imboccato una strada secondaria per evitare il traffico pesante.
- Abbiamo imboccato una strada secondaria per evitare il pesante traffico.
- Noi abbiamo imboccato una strada secondaria per evitare il pesante traffico.

Biz yoğun trafikten kaçınmak için, bir arka yoldan gittik.

Sono tutti consigli validi per evitare un attacco.

pars saldırısından korunmayı sağlayabilecek öneriler,

La polizia voleva evitare un bagno di sangue.

Polis kan dökülmesini önlemek istedi.

Per evitare confusione, le squadre indossavano colori diversi.

Karışıklığı önlemek için, takımlar farklı renkler giydi.

O evitare il dolore, come quello causato dalla fame.

veya aç olmanın acısından kaçınmak.

Avranno una possibilità di evitare le più grandi catastrofi.

büyük felaketleri önleme şansına sahip olabilir.

CQ: Noi abbiamo scelto di evitare il dibattito politico

CQ: Çift partili arkadaşlığımızı

- Tom ha sterzato fuori dalla strada per evitare di colpire un cane.
- Tom sterzò fuori dalla strada per evitare di colpire un cane.

- Tom bir köpeğe çarpmamak için yoldan çıktı.
- Tom bir köpeğe çarpmaktan kaçınmak için yoldan çıktı.

Ma è altrettanto importante evitare tutto ciò che li sopprime,

ancak östrojeni bastıracak şeylerden kaçınmak da bir o kadar önemli,

È una decisione importante, che può aiutarmi a evitare l'ipotermia.

Bu, hipotermiden kaçınmamı sağlayacak önemli bir karar.

È una decisione importante che può aiutarmi a evitare l'ipotermia.

Bu, hipotermiden kaçınmamı sağlayacak önemli bir karar.

Urtai il coperchio, feci per evitare che scivolando cadesse in terra

elim çarptı, denizkestanesi kaydı, yere düşmesin diye elimle yakaladım,

- In Quebec, la gente tende ad evitare l'uso dell'inglese, preferendo l'uso del francese.
- In Quebec, la gente tende ad evitare l'utilizzo dell'inglese, preferendo l'utilizzo del francese.

Quebec'te insanlar Fransızca kullanımını tercih ederek, İngilizce kullanımından kaçınma eğilimindedirler.

Meglio evitare che salga dentro i pantaloni. Guarda dove metti i piedi.

Pantolonunuzun paçasından tırmanmasını istemezsiniz. Bastığınız yere dikkat edin.

Nel deserto è importante alzarsi presto per evitare le ore più calde.

Çölde güne erken başlamak önemlidir, böylece günün en sıcak saatlerinden kaçınabilirsiniz

Se si parlerà di civiltà come un modo per evitare una discussione,

Eğer tartışmadan kaçınmanın bir yolu olarak nezaketten bahsediyorsanız,

Quelle che vivono nelle aree urbane diventano notturne per evitare gli umani.

...şehir bölgelerinde yaşayanlar insanlardan kaçınmak için gececi olur.

Ma in realtà lo si fa per evitare di diventare un corpo morto.

Ama gerçek şu ki bunu yapmanızın sebebi, ölü bir adam olmaktan kaçınmak.

Fino al momento critico, in cui sa di non poter evitare la lotta.

olmadığını anlayana kadar saldırgandan uzaklaşmaya çalışır.

Al tramonto il branco sale in cima agli alberi, per evitare i predatori.

Küme, gün batımında ağaçlara tırmanarak zemindeki avcılardan kaçınıyor.

Qual è il modo migliore per evitare di farci notare dai giaguari della giungla?

Orman jaguarlarının dikkatini dağıtmanın en iyi yolu sizce nedir?

- Non evitare la mia domanda.
- Non evitate la mia domanda.
- Non eviti la mia domanda.

Sorumu savuşturma.

Un banchetto notturno potrebbe essere un modo per questo giovane maschio per evitare oranghi più dominanti.

Gece yarısı ziyafeti bu genç erkeğin daha dominant orangutanlardan kaçınma yöntemi olabilir.

Si dovrebbe evitare di aggiungere frasi in una lingua diversa dalla propria, perché se non si scrive nella propria lingua madre o dialetto, si è inclini a fare molti errori.

Kendi dilinden başka bir dilde cümleler eklemekten kaçınmalısın, çünkü ana dilinde ya da lehçende yazmadıkça birçok hata yapmaya eğilimlisin.