Examples of using "Diventata" in a sentence and their turkish translations:
Sen güzel bir kadın oldun.
O mutlu oldu.
Bir nevi takıntı hâline gelmişti.
orada gerçek oldu bile.
Bu kız bir kadın oldu.
Sinir bozucu oldu.
Bu bir yıllık bir gelenek oldu.
Amerika İngiltere'den ne zaman bağımsız oldu?
O kız bir kadın oldu.
Birden şanslı oldum.
O bir doktor oldu.
O bir aktris oldu.
O kör oldu.
O ünlü oldu.
Neden öğretmen oldun?
Hava sıcak oldu.
Küçük kız güzel bir kadın oldu.
Kız kardeşim iyi bir piyanist oldu.
Mary kıpkırmızı oldu.
Onun kızı güzel bir kadın oldu.
Film sanayi büyük bir iş haline geldi.
Aoi bir dansçı oldu.
Artık bir kurban değil, cinsel istismarla baş etmiş biriydim.
Bu terkedilmiş maden, içindeki tünelin çökmesine
sorunun bir parçası haline geldiğimi kabul etmek zorundaydım.
Çok soğuk oldu.
Eşofman artık bana uymuyor.
Popüler oldu.
Olduğum şeyden nefret ediyorum.
Neden bir polis memuru oldun?
Meryem Tom yüzünden bunalıma girdi.
Çok uzun boylu oldun.
Çok şanslıydım.
Ona kendimi Scrabble'da gerçekten çok ilerlettiğimi söylediğimde
ve çoğumuz izleyici olduk
Saniyeler içinde, uzay aracı bir çöp yakma fırını haline geldi.
Yağmur kara dönüştü.
O bir şarkıcı olarak başarıya ulaştı ve ünlü oldu.
Leyla karşı konulmaz hale geldi.
Sen uzadın.
Mary çarçabuk ünlü oldu.
kalp şekli, İsa'nın Kutsal Kalbi olarak anılmaya başladı.
Daha kolay olacağını düşündüm.
Şehir geçen yıl inşa edilen lunapark sayesinde ünlü oldu.
Nasıl bu kadar zengin oldun?
ve ikisi arasındaki ilişki daha çok tek yönlü hale geldi.
İtalya Avrupa'daki en zengin ülkelerden biri oldu dedim, değil mi?
Mary bir daktilocu oldu.
Ertesi yıl bir aktris oldu.
Mary çok fingirdek oldu.
Waterloo savaşı meşhur oldu.
Hayat dayanılmaz oldu.
Ben Katolik oldum çünkü son derece kötümserim.
İnsanlara yardım etmek için bir avukat oldum.
O gittikçe büyüdü.
1891'de Liliuokalani, Hawaii Kraliçesi oldu.
Başka bir ifadeyle, iyi bir eş oldu.
Angola 1975'te bağımsız oldu.
O, benim gerçek bir arkadaşım oldu.
Örneğin, öbür videoda, Almanya'nın zengin olmasının nedeninin kısmen
Onun liseden beri çıktığı bir erkek arkadaşı var, fakat o ilişkilerinin durgunlaştığını hissediyor, bu yüzden memnun oldu.
Mary bir rahibe oldu ve bir yetimhane açtı.
Oyun heyecan verici oldu.
Ben sahnede sinirlendim.
Onun liseden beri çıktığı bir erkek arkadaşı var ama o onların ilişkilerinin tekdüze olduğunu hissediyor, bu yüzden o hoşnutsuz oldu.
Genç kadının yüzü daha da kızardı.
Çocukları severim. Öğretmen olmamın nedeni budur.
O film için senaryo yazdıktan sonra ünlü oldu.
Jane annesinden daha uzun oldu.
1975 te, Angola özgür bir ülke oldu.
Her zaman bir bilim adamı olmak istediğini söylemiştin. Neden olmadın?
Maria bir gün dünyanın en mutlu insanı oldu.