Examples of using "Coinvolgere" in a sentence and their turkish translations:
Karıştırılma.
Ben müdahil olmayacağım.
Tom'u karıştırmak istemiyordum.
Tom karışmayı reddetti.
Siyahi toplumlara karşı olan sistemik şiddetin ve ırkçılığın bitmesini
Tom karışmayı reddediyor.
Ama bütün insanlar dahil olmalı.
Tom nasıl dahil oldu?
Onu dahil etmek istemedim.
mümkün olan en geniş çapta insanın hoşuna gidebilmeli,
Ne kadar çok katılırsan, o kadar çok geri alırsın.
Eğer herkesi dahil edersek, herkes gönül verirse