Examples of using "Várjon" in a sentence and their turkish translations:
Bekleme salonunda bekleyin.
Altı saat bekleyin.
Lütfen bekleyin.
- Lütfen beş dakika bekle.
- Lütfen beş dakika bekleyin.
- Tom'un beklemesini rica edeceğim.
- Tom'un beklemesini isteyeceğim.
Bekleyin, bu tehlikeli olabilir.
Lütfen yarım saat bekle.
- Lütfen bir dakika bekle.
- Lütfen bir dakika bekleyin.
- Lütfen bir dakika bekleyiniz.
Lütfen salonda bekle.
Tom'a beklemesini söyle.
Ona beklemesini söyle.
Lütfen burada bekleyin.
Tom Mary'ye beklemesini işaret etti.
Lütfen ona beklemesini söyle.
Tom'a beni beklemesini söyledim.
Dışarıda bekle.
Tom'dan beni beklemesini iste.
- Lütfen beş dakika bekle.
- Lütfen beş dakika bekleyin.
- Lütfen beş dakika bekleyiniz.
Biz muayenenin sonucunu alana kadar bekleyin lütfen.
Tom'a beklemesini tavsiye etmeliydim.
Bir dakika bekle, lütfen.
Tom Mary'nin kendisini burada beklemesini rica etti.
Tom Mary'ye onu kütüphanenin önünde beklemesini rica etti.
- Biraz bekleyiniz ve hattan ayrılmayınız, lütfen.
- Bir dakika lütfen. Telefonu kapatma.
Lütfen otuz dakika bekle.
- Bir dakika...
- Bir dakika bekle.
Burada kal ve onu bekle.
Lütfen bekle.