Examples of using "Kérem" in a sentence and their turkish translations:
Lütfen bekleyin.
Lütfen!
Lütfen oturun.
Bu taraftan, lütfen.
Lütfen devam et.
Lütfen tükür.
- Lütfen bana yardım et.
- Lütfen bana yardımcı olun.
- Bana yardım et, lütfen.
Ayağa kalkabilir misiniz, lütfen?
Lütfen beni izleyiniz.
Lütfen şunu yeniden tekrarlayabilir misin?
Lütfen acele et!
Hava postası, lütfen.
Evet, lütfen.
Gidebilir misiniz, lütfen?
Lütfen sesi kısın.
Garson, hesap lütfen.
dikkatinizi vermenizi istiyorum.
Onu bana ver, lütfen.
Susun lütfen.
Lütfen kenara çekilin.
Bana anahtarı uzat.
Bayan, buyurun lütfen!
- Oturun, lütfen.
- Oturmuş olarak kalın lütfen.
Lütfen oturun.
Lütfen söyle.
Lütfen beni ara Tom.
Lütfen gevşeyin.
- Lütfen yerine otur.
- Lütfen otur.
- Lütfen oturun.
Lütfen daha yüksek bir sesle konuşun.
Lütfen onu paketleyin.
Lütfen daha yüksek sesle konuşun.
- Lütfen onu yazın.
- Lütfen onu yazınız.
Sabun, lütfen.
Sesi açın.
- Lütfen Fransızca cevap ver.
- Lütfen Fransızca cevap verin.
Lütfen içeri gel.
Lütfen bunu tutabilir misin?
Bana izin verir misin, lütfen?
- Lütfen Fransızca konuş.
- Lütfen Fransızca konuşunuz.
- Lütfen Fransızca konuşun.
Lütfen üzülmeyin.
- Bilet, lütfen.
- Bilet lütfen.
- Hesap lütfen.
- Hesap, lütfen.
- Lütfen karnınızın üstüne yatın.
- Lütfen yüzüstü uzanın.
Lütfen kenara çekil.
Buraya gir, lütfen.
Lütfen, bizimle gel.
Lütfen biraz yavaş konuşabilir misiniz?
Lütfen konuşmama izin ver.
Lütfen bana Angela deyin.
Lütfen bana şans dile.
Daha yavaş konuşun lütfen!
Lütfen yinele!
Sonraki kişi gelsin, lütfen.
Lütfen yavaş konuşun.
Lütfen bana içecek bir şey ver.
Lütfen valizini aç.
Lütfen bankaya git.
Lütfen başkanla iletişime geçin!
Pasaportunuzu görebilir miyim, lütfen?
Bana pasaportunuzu gösterir misiniz, lütfen?
Lütfen ona yol verin.
- Lütfen beş dakika bekle.
- Lütfen beş dakika bekleyin.
Ehliyetini görebilir miyim, lütfen?
Bana daha ucuz bir şey göster lütfen.
Beni yalnız bırak, lütfen.
Lütfen gelin.
- Ambulans çağırın lütfen.
- Bir ambulans çağır lütfen.
Lütfen bana dokunma.
Bunu doldurun, lütfen.
Telefonumu geri istiyorum.
Tuz, lütfen.
Bir bardak kırmızı şarap lütfen.
Lütfen bizi oraya götür.
Radyoyu kapatabilir misin, lütfen?
Lütfen bunu not edin.
Lütfen yorumu silin.
Lütfen yarım saat bekle.
Biniş kartınızı görebilir miyim?
Lütfen bana gazeteyi verebilir misin?
- Lütfen beni izleyiniz.
- Lütfen beni takip ediniz.
- Lütfen bir dakika bekle.
- Lütfen bir dakika bekleyin.
- Lütfen bir dakika bekleyiniz.
Lütfen biraz daha yavaş konuşun.
Lütfen daha sonra tekrar gel.
Lütfen pazartesi gün gel.
Lütfen benim samimi özürlerimi kabul edin.
Lütfen dikkat et.
Tom Jackson'la konuşabilir miyim, lütfen?
Lütfen siparişimizi iptal edin.
Sonraki soru, lütfen.
Lütfen kendi yemek takımını getir.
Lütfen bana menüyü verin.
Anlamıyorum. Lütfen onu tekrarlar mısın?
Lütfen bir saniye bekler misin?
Lütfen geç kalma.