Examples of using "Linda" in a sentence and their turkish translations:
Linda binaya geldi.
- Linda çikolata seviyor.
- Linda çikolataya bayılır.
- Linda çikolata sever.
Dan, Linda'nın yeni kocasıdır.
Dan, Linda'nın akşam yemeği davetini kabul etti.
Dan Linda'nın affetmesi için yalvardı.
Dan, Linda'ya hakaret etmeye devam etti.
Dan Linda için mutluydu.
Linda o zaman hamileydi.
Linda gece eve geç geldi.
Dan Linda'nın vefat ettiği konusunda bilgilendirildi.
Dan, senatör Linda Jones'la tanıştırıldı.
Linda, Dan'in sürekli tacizlerinden bıkmıştı.
Dan'ın oğlu Linda'nın kollarındaydı.
Linda'nın hayal kırıklığı öylesine fazlaydı ki gözyaşlarına boğuldu.
Dan ve Linda sonunda Londra'ya taşındı.
Dan Linda'nın onu vurduğunu iddia etti.
Linda İngiltere'de doğdu. O bu yüzden İngiliz.
Dan, Linda'nın bilgisayarının şifresini buldu.
Dan, penceresinden Linda'nın evine baktı.
Dan Linda'nın erkek kardeşi Matt'ı dövdü.
Dan ve Linda bir aile kurmak için hazırdı.
Dan Linda'yı erzak çalmakla suçladı.
Dan Linda'yı sorundan kurtarmak istedi.
Dan, Linda'yı Matt'e yardım etmesi için ikna etti.
Dan ve Linda birlikte mükemmel görünüyordu.
Dan, Linda'nın her şeyi basına açıklama fikrini reddetti.
Dan, Matt ve Linda'yı birlikte uyurlarken gördü.
Dan Linda'nın artık Matt'le çıkmadığını duyduğuna memnun oldu.
Linda Dan'e hamile olduğunu söylediğinde o çok heyecanlıydı.
Dan, Linda'nın planına katılmak için isteksiz kaldı.