Examples of using "Hozd" in a sentence and their turkish translations:
Anahtarı getir.
Onu buraya getir.
Şapkamı getir.
Benim tüfeği alın.
Tom'u alın.
Onu içeri getirin.
Mayonu getir.
Tom'u buraya getir.
Bunu iade et.
Onu bana getirin.
Tom'u eve getir.
Tom'u içeri getir.
Ceketini al.
Onu içeri getir, Tom.
Bana gazeteyi getir.
Onu buraya getir.
Arkadaşını yanında getir.
Bana bunu getir.
Bana elbiselerimi getir.
Bana ayakkabılarımı getir.
Kendi kupanızı getirin.
Öğrenci kimlik kartınızı getirin.
Gözlüğümü getir.
Elinizden geleni yapın.
Sadece elinden geleni yap.
Kendi kararını ver.
Ondan en iyi şekilde yararlanın.
Gelecek sefer kız kardeşini de getir.
- Gözlüğümü getir.
- Bana gözlüğümü getir.
Bir dahaki sefer tüm arkadaşlarını getir.
- Çocukları akşam yemeği için eve getirin.
- Akşam yemeğine çocukları eve getir.
Yarın aletlerini yanında getir.
Bana makası getir.
Hemen dön.
Lütfen yarına kadar kitabı getir.
O bardak sütü bana getir.
Bana sözlüğü getir.
Bana sirke ve yağ getir lütfen.
Bana bildir.
- Her fırsatı değerlendir.
- Hiçbir şeyden eksik kalma.
Doğru otur.