Examples of using "Folyékonyan" in a sentence and their turkish translations:
"Kimer dilini akıcı olarak konuşmayı öğrendim" dedim.
O Çincede akıcıdır.
O, Fransızcada akıcıdır.
O, akıcı bir İngilizce konuşur.
O akıcı bir biçimde Çince konuşur.
Sen akıcı İngilizce konuşuyorsun.
Tom akıcı şekilde Fransızca konuşur.
İngilizceyi akıcı şekilde konuşmak istiyorum.
Fransızcada akıcı olmak istiyorum.
Akıcı bir şekilde İtalyanca konuşabilirim.
Fransızcada akıcı değil misin?
Fakat o zamanlar İspanyolca'da gayet akıcıydım.
Japon milleti için akıcı bir şekilde İngilizce konuşmak zordur.
Fransızca'da uzman birisini arıyoruz.
Tom kadar akıcı şekilde Fransızca konuşmam.
Ama bazı insanlar eşitlik hakkında çok iyi konuşabiliyorken
Uzun süredir Fransızca öğreniyorum ama henüz akıcı değilim.
Tom senin kadar akıcı şekilde Fransızca konuşmaz.
O senin kadar akıcı İngilizce konuşmaz.
O akıcı Rusça konuşuyor ya da en azından onun bana söylediği buydu.
Kızın akıcı biçimde dört dil konuşma yeteneği beni etkiledi.
Keşke İngilizceyi senin kadar akıcı konuşabilsem!
Birçok yabancı dilden az biraz anlarım, ama hiçbirinde akıcı değilim.
Bir yerli gibi konuşabilmemin gerekli olduğunu düşünmüyorum, sadece akıcı şekilde konuşabilmeyi istiyorum.
Birisi beş dilden daha fazlasını akıcı olarak konuşabildiğini iddia ettiğini duyduğumda tamamen inanmıyorum.
Eğer İngilizceyi benim kadar akıcı konuşmak istiyorsan, benim kadar çok şey öğrenmelisin.