Examples of using "Wandern" in a sentence and their turkish translations:
Tom yürüyüşe gitti.
Yürümek güzeldir.
Yürürken şarkı söyledik.
Ben yürüyüşe gittim.
Dedem yürümeyi sever.
Tom nadiren tek başına yürüyüşe gider.
Tom ile yürüyüşe çıkmak istedim.
Pek çok insan amaçsızca hayatın içinde sürükleniyor.
Dört at merayı dolaşıyor.
Salı günü yürüyüşe çıktık.
Her gece, bölgelerinde devriye geziyorlar.
Hepiniz yürüyüşe gitmek için hazır mısınız?
Yarın yürüyüşe gitmeyi planlıyoruz.
Dağlara yürüyüşe gidelim.
Ben dağlarda yürümeyi severim.
Az sayıda fil Avrupa'ya gitmek için gönüllü olurdu.
Tom ormanda yürüyüşü seviyor.
Yürüyüşe çıkmak için en iyi mevsim sonbahardır.
Tom yürürken ayak bileğini burktu.
Tom yürüyüş sırasında ayak bileğini burktu.
Karibu her yıl 5000 kilometreye kadar göç eder.
Tom ve Mary her yaz birlikte yürüyüşe giderler.
Tom Mary'nin uzun yürüyüşten zevk alıp almadığını merak ediyordu.
Kırsal bölgedeki yürüyüşte yorgun hissettiği için, o şekerleme yaptı.
Tom ve Mary hava düzelirse yarın yürüyüşe gitmeyi planlıyor.
Viyana'ya yürüyerek gitmek ne kadar sürer? Üzgünüm, buranın yabancısıyım.