Examples of using "Wachte" in a sentence and their turkish translations:
- O uyandı.
- O, uyandı.
Uyandım.
Tom uyandı.
Tom çıplak uyandı.
Erken uyandım.
Ben ağlayarak uyandım.
Tom erkenden kalkmıştı.
- Tom sabahın köründe uyandı.
- Tom sabahın ilk ışığında uyandı.
- Tom şafak sökümünde uyandı.
O asla uyanmadı.
O hiç uyanmadı.
Tom baş ağrısı ile uyandı.
Güneş doğarken uyandım.
Tom asla uyanmadı.
O, kendi başına uyandı.
Tom bir migrenle uyandı.
- Tom hastanede uyandı.
- Tom gözünü hastanede açtı.
Tom gece yarısı uyandı.
Gecenin bir yarısında uyandı.
Ben divanda uyandım.
Tom, korkunç bir baş ağrısı ile uyandı.
Tom öğleden biraz önce uyandı.
Uyandım ve ünlü olmuştum.
- Mary karnı ağrıyarak uyandı.
- Mary karın ağrısıyla uyandı.
- Mary mide bulantısıyla uyandı.
Telefon çalınca uyandım.
Telefon çaldığında Tom uyandı.
Tom gecenin ortasında uyandı.
Bebek gecenin ortasında uyandı.
Ben uyandım ve sen zaten gitmiştin.
Tom ertesi gün acı bir kalıntı ile uyandı.
Tom filmin sonuna doğru uyandı.
Ertesi gün bir içki mahmurluğu ile uyandım.
Bir sabah uyandım ve kendimi ünlü buldum.
Dün çalar saat çalmadı ve Kurt uyanmadı.
O trende uyudu ve Almanya'da uyandı.
Tom 6.30'da uyandı.
Yaklaşık saat altıda uyandım.
Tom geceleyin göğsünün ortasında yanan bir ağrı ile uyandı.
O, gecenin ortasında uyandı ve mutfaktan gelen garip bir ses duydu.
Yuriko deniz biyolojisinden mezun bir öğrenci, bir balık tankının içinde uykuya daldı ve ahtapotlar ve deniz yıldızları ile kaplı olarak uyandı.