Examples of using "Vorher" in a sentence and their turkish translations:
Daha önce meme iltihabım vardı.
Bundan önce iki şey:
daha önce yok muydu?
Bunu daha önce biliyor muydun?
Öncekinden daha iyi.
Ben onu daha önce görmüştüm.
- Bunu daha önce bilmiyor muydun?
- Bunu daha önce bilmiyor muydunuz?
Onu o zamandan önce alabilecek miyim?
Bu senin daha önce söylediğin şey.
Keşke daha önce bilseydim.
- O iki gün önceden vardı.
- İki gün önce geldi.
O asla daha önce bir sorun değildi.
Neden bunu daha önce söylemedin?
Daha önce bu filmi gördün mü?
Daha önce hangi evde yaşadın?
Daha önce seni burada görmedim.
Hiç daha önce Türk yemeği yedin mi?
Bagajını önceden gönderdi.
O artık eskisi gibi değil.
Daha önce olduğumuzdan daha yoksul değiliz.
Tom eskiye göre çok daha iyi yapıyor.
Niye bunu bana daha önce söylemedin.
Daha öncesinde size dünya düz olabilir mi?
O, senin daha önce söylediğin değil.
O zamandan önce onunla birçok kez karşılaştım.
Tom daha önce burada bulunduğunu söyledi.
Kontak lenslerle uyuyakaldım.
- Daha önce hiç bu kadar çok kar yaşamamıştık.
- Daha önce hiç bu kadar kar yağmadı.
Kaça mal olacağını ona peşinen sorsan iyi olur.
Önceden telefon etmeliydik ve bir masa ayırtmalıydık.
Neden bana önceden söylemedin?
Bu daha önce oldu.
Affedersin daha önce kabaydım.
Özür dilerim. İlk önce aramalıydım.
Sanırım daha önce onunla tanıştım.
Daha önce onu bir yerlerde gördüğümü hatırlıyorum.
Eğer gelemezsen, lütfen bana vaktinden önce bildir.
Mary önce makyaj yapmadan asla evden ayrılmaz.
Eğer gelemezsen, bana vaktinden önce bildirmelisin.
Beni daha önce gördüğünü hatırlıyor musun?
Tom, daha kabuğunu soymadan portakalı yedi.
Onu daha önce hiç görmediğim için onu tanımadım.
Frenleri tamir ederlerse, arabayı satın alacağım.
Neden birbirimizle daha önce karşılaşmadığımızıı merak ediyorum.
Onu görmeye gitmeden önce Tom'a telefon etmeliydim.
Daha önce aç hissediyordum ama artık aç hissetmiyorum.
Daha önce bir şey söylemeliydim ama kızacağından korktum.
Biraz daha iyi görünüyordu, aldırmayı bırakmıştı.
Merakımı daha önce hiç yaşamadığım bir şekilde kabartmıştı.
Eğer önce frenleri tamir ederlerse arabayı alacağım.
Onu daha önce söylemedin.
Kent tıpkı önceden olduğu gibiydi.
Daha önce bir zamanlar onunla karşılaştığım için, onu derhal tanıdım.
Biz daha önce burada bulunmadık.
Sormadan bir şeye dokunmayın.
Daha önce hiç yapmadığım şeyleri yapmaya başladım.
Yürümeyi öğrenmeden önce koşmayı öğrenmemi istiyor.
Tom'un önce Mary ile görüşmeden işini bıraktığına inanamıyorum.
"Neden odan pembe, Tom?" "Ah, bu önce benim kız kardeşimin odasıydı."
Tom'un tavernasında bir masa almak için haftalar öncesinden rezervasyon yaptırmak zorundasın.
Önce benim iznimi almadan sana kaç kez insanları getirmemeni söyledim?
Ah, Maria! Ben daha önce bilseydim, ben sana aşık olmazdım.
Ne yazık ki önceden benim kamerayı şarj etmeyi unuttum.
Daha önce onun onu yaptığını gördüm.
Şimdiye kadar ebediyetin ne için var olduğunu bilmezdim. Aramızdan bazılarının Almanca öğrenmesine bir şans vermek içinmiş.
Romalılar ilk önce Latince çalışması gerekli olsaydı, asla dünyayı fethetme şansları olmazdı.
Önce bana danışmalıydın.