Examples of using "Unsicherheit" in a sentence and their turkish translations:
muazzam yapıda yuvaları çözülemeyen sezgileri
Başarının yolu risk ve belirsizliklerle döşelidir.
Tom onu güvensizliğini saklamak için yapıyor.
Kesin olan tek şey, belirsizliktir.
Geçen yıl bir ekonomik belirsizlik dönemiydi.