Examples of using "Umsonst" in a sentence and their turkish translations:
- Kimse babasının hayrına bir şey yapmaz.
- Her şeyin bir karşılığı vardır.
- Her şeyin bir bedeli vardır.
Onu ücretsiz alabilirsin.
Onu ücretsiz aldım.
Bir şeyi asla bedava alamazsın.
Ben onu boş yere aldım.
Bedava çeviri yapmam.
Yarın, ücretsiz tıraş oluruz.
Bu gerçekten ücretsiz mi?
Bu saati ücretsiz alabilirsin.
O bileti ücretsiz aldı.
İlk sefer bedava.
Tom boşa ölmedi.
Hepsi boşunaydı!
Bu ücretsiz.
O, bu biletleri parasız aldı.
Bileti boşuna aldım.
Ben bu kitabı boşuna aldım.
Bu metni boşuna çevirdim.
Asla bir şeyi ücretsiz çevirmeyeceğim.
Bu bisikleti ücretsiz aldım.
Bu elektrikli süpürgeyi bedava aldım.
Ücretsiz öğle yemeği olarak böyle bir şey yok.
O ücretsiz.
Yolculuğu boşuna yaptım.
Bu "ücretsiz" dir.
O, boş yere onu bana verdi.
En azından o boş yere ölmedi.
Tom bunu ücretsiz yapmaya istekli olduğunu söylüyor.
Üniversite artık Almanya'da ücretsizdir.
Almanya'da sağlık hizmeti ücretsiz mi?
Boş yere tanığa rüşvet vermeye yeltendiler.
Çabaları boşunaydı.
Çabaların anlamsız.
Bütün yardım boşuna.
İyi haber içeriye ücretsiz girebileceğimiz.
Perşembe gecesi beleş bira gecesi.
Enerjini harcıyorsun. Şikayetin temelsiz.
Tom boşuna ölmedi. O bir kahramandı.
Tom ksilofonu ücretsiz aldığını söyledi.
Boş yere hastane koridorlarını artık işgal etmeyelim
Planlarımızın hepsinin boşa olduğunu bulmak çok üzücü.
Senin oğlun boş yere ölmedi. O, ülkesi için savaşırken öldü.
Yandaki bayan artık onu istemediği için biz bu sandalyeyi boşuna aldık.
Onu parasız aldım.
Onu ücretsiz alabilirsin.
- Boşuna ölmedin.
- Boşu boşuna ölmedin.