Examples of using "Toll" in a sentence and their turkish translations:
İşte bu çok iyi.
Sen harikasın.
Tom harika.
Lava lambaları müthiştir.
Tatoeba harika.
- O harika olurdu.
- Çok iyi olur.
Harika olacak.
Muhteşem!
Siz harikasınız.
Vay canına!
Bizim için harika.
Bu tecrübeye bayıldım,
Onun performansı inanılmazdı.
Tom harika görünüyor.
Senin ülken inanılmaz!
Onun konseri harikaydı.
Bu yer harika.
O gerçekten harika olurdu.
Bunun harika olduğunu düşünüyorum.
Bu harika değil mi?
O şahane değil miydi.
O güzel ses çıkarmıyor mu?
Bu gerçekten harika.
Vay, bu harika.
- Müthiş görünüyorsun.
- Harika görünüyorsun.
- Harika!
- Vay canına!
Harika görünüyorsun.
-Senin gibiler de... -Muhteşem Uruguay!
O inanılmaz hissettiriyor.
Bence bu harika.
Âşık olmak harika.
O, yatakta harika.
"Awesome" aşırı kullanılan bir sözcüktür.
Gerçekten harika görünüyorsun.
O harika. Değil mi?
Planın muhteşem görünüyor.
Bunun hepsi harika görünüyor.
Las Vegas harikaydı.
O, kulağa harika gelmiyor mu?
Mary yaşına göre müthiş görünüyor.
O harika.
- Bunda abartacak ne var?
- Bu kadar önemli olan ne?
Annenin altı dil konuşması ne kadar şaşırtıcı.
Gelebilmen harika.
Gelmen gerekirdi. Eğlenceliydi.
Arkadaş bulmak için harika bir yol.
O kadar müthiş değil.
Seni tekrar görmek harika.
Hayvanat bahçesindeki penguen evini seviyorum.
Seninle olmak harika.
Sonunda yalnız olmak harika.
Birçok arkadaşa sahip olmak ne güzel.
Harika! Havalara uçuyorum.
Harika görünüyorsun.
Üç dil konuşabilsem harika olurdu.
Tom, Mary kadar iyi yüzemiyor.
Harika görünüyorsun.
Tom'un çocuklarla arası çok iyi, değil mi?
"Nasıl görünüyorum?" "Harika görünüyorsun."
Vay be! Bu sen misin? Harika görünüyorsun.
Örümcek adam havalıdır. Örümcekler ise asla.
Sanırım gelebilirsen harika olur.
Aferin, Tom!
Taze yapılmış kahveyi koklamak çok harika!
"Müthiş görünüyorsun. Kilo mu verdin?" "Keşke"
Tom'un bu yanı harika.
Harika, önümüzde bir sürü hayatta kalma fırsatı olacak
Ama hayal edebileceğiniz gibi, tadı pek harika sayılmaz!
Bu eğlenceli olurdu.
Tom harika yaptı.
Ona harika gözüyle bakmamalısın.
Benim için akşam yemeği pişirirsen onu isterim.
Yaşlandığımda hoş bir görünüme sahip olmak istemiyorum, mutlu olduğum görünün istiyorum.
Sen bulunması zor bir kızsın, değil mi? Çok iyi iş çıkardın.
Buraya kadar gelerek harika bir iş çıkarttık, ama işler çok daha zor hâle gelmek üzere.
Doğum günü partim için burada olabilseydin harika olurdu.
Bizi bu noktaya getirmekle harika bir iş çıkardın ama şimdi panzehre ihtiyacı olan benim.
İsveç'te muhteşem bir tatil yaptık.
İsveç'te harika bir tatil yaptık.
Gerçekten harika görünüyorsun.
Onu seviyorum. O çok güzel!
Mary arkadaşım olmak istemiyor. O benim için çok havalı olduğunu düşünüyor.
Tom arkadaşım olmak istemiyor. O benim için çok havalı olduğunu düşünüyor.
Onun arabası gerçekten klas.
Mary gerçekten harika. O benim için harika bir yemek pişirdi ve bulaşıkları bile kendisi yıkadı.
Tom bu aralar çiğ vegan beslenmeye başlamış. İnsanlara bunun ne kadar süper bir şey olduğu konusunda devamlı atıp tutuyor.
Seninle gerçek hayatta buluşmak harikaydı.
Giyinme tarzını seviyorum.