Examples of using "Stinkt" in a sentence and their turkish translations:
Burada bir şey kokuyor.
Berbat kokuyor!
Bok kokuyor.
Bu kötü kokuyor!
Oldukça kötü kokuyor!
- Bu balık kötü kokuyor.
- Bu balık iğrenç kokuyor.
Balık kötü kokuyor.
O film berbat!
Para kokmaz.
Oldukça kötü kokuyor!
Burası iğrenç kokuyor.
Balık baştan kokar.
Oldukça kötü kokuyor! Evet, bakın!
Gerçekten burası çok kötü kokuyor.
Muhtemelen bir inek. Çok kötü kokuyor.
Balık baştan kokar.
- Pis kokuyorsun.
- İğrenç kokuyorsun.
Nefesin kokuyor.
Bütün bu olay iğrenç kokuyor.
Bu kötü kokuyor.
Bu yumurta kötü kokuyor.
Bodrum, çirkin, karanlık ve kötü kokuludur.
Onun nefesi alkol kokuyor.
Tom her sabah çiğ soğan yer ve sonra Puma gibi pis kokar.
Bu, peynir gibi kokuyor.
Siyaset ölmüş fok gibidir. Çok pis kokar ama yağı kıymetlidir.