Translation of "Schlich" in Turkish

0.012 sec.

Examples of using "Schlich" in a sentence and their turkish translations:

Tom schlich ins Zimmer.

Tom gizlice odaya girdi.

Er schlich herum zur Hintertür.

O, arka kapıdan gizlice içeri süzüldü.

Tom schlich zurück ins Zimmer.

Tom gizlice odaya geri girdi.

Tom schlich sich aus dem Haus.

- Tom evden kaçtı.
- Tom evden kaytardı.
- Tom evden sıvıştı.
- Tom evden gizlice çıktı.

Maria schlich sich aus dem Haus.

- Mary gizlice evden çıktı.
- Mary çaktırmadan evden dışarı çıktı.

Er schlich auf Zehenspitzen ins Zimmer.

O, parmak uçlarına basarak odaya yürüdü.

Ich bemerkte, wie er ins Zimmer schlich.

Onun odaya gizlice girdiğini fark ettim.

Die Katze schlich sich an den Vogel heran.

Kedi kuşa doğru süründü.

Er schlich sich von hinten an sie heran.

O gizlice onun arkasına yaklaştı.

Ich schlich mich von hinten an ihn heran.

Gizlice onun arkasına yaklaştım.

Die Katze schlich sich an den nichtsahnenden Vogel heran.

Kedi masum kuş üzerine sinsice yaklaştı.

Tom schloss leise die Tür und schlich in das Zimmer.

Tom sessizce kapıyı kapattı ve parmak uçlarına basarak odaya girdi.

Tom schlich nach draußen, um sich mit Mary zu treffen.

Tom Mary ile buluşmak için aileden izin almadan dışarı çıktı.

- Sie schlich leise aus dem Zimmer.
- Sie stahl sich leise aus dem Zimmer.

O sessizce odadan dışarı süzüldü.

Tom schlich sich nach draußen und genehmigte sich einige Biere mit den Jungs.

Tom gizlice dışarı çıkar ve adamlarla birkaç bira içerdi.

Tom schlüpfte leise in seine Sachen und schlich auf Zehenspitzen aus dem Raum.

Tom sessizce elbiselerini giydi ve ayak uçlarına basarak odadan çıktı.

- Tom schlich sich unentdeckt ins Klassenzimmer.
- Tom hat sich unentdeckt ins Klassenzimmer geschlichen.

Tom fark edilmeden sınıfa daldı.

Tom schlich sich davon und kaufte Maria heimlich zum Hochzeitstag einen großen Strauß Blumen.

Tom gizlice gece dışarı çıktı ve Mary'ye evlilik yıl dönümleri için büyük bir demet çiçek aldı.