Examples of using "Kabinett" in a sentence and their turkish translations:
Başbakan kabinesinin üyelerini atadı.
Bakan, kabineden istifa etmek zorunda kaldı.
Kabine krizi görüşmek üzere bugün buluşuyor.
Kişisel ofisi veya kabine, çoğunlukla asker hareketlerini yöneten yetenekli sivil katipler,