Translation of "Indianer" in Turkish

0.003 sec.

Examples of using "Indianer" in a sentence and their turkish translations:

Er ist ein Indianer.

O bir Yerli Amerikalı.

Die Indianer skalpierten ihre Feinde.

Yerli Amerikalılar düşmanlarının kafa derisini yüzdüler.

Das Geschenk freute die Indianer sehr.

Hediye Hintlileri çok memnun etti.

Haben die Indianer die Zigarren erfunden?

Puroyu Hintliler mi icat etti?

Am Anfang waren die Indianer freundlich.

Önceleri, Hintliler cana yakındı.

Was wäre, wenn ich ein Indianer wäre?

Ya bir Kızılderiliysem?

Die Indianer versorgten die Siedler mit Lebensmitteln.

Hintliler yerleşimcilere yemek verdi.

- Die Indianer hatten Hunger.
- Die Inder hatten Hunger.

Kızılderililer açtı.

- Mein Freund ist Inder.
- Mein Freund ist Indianer.

Arkadaşım Hintlidir.

Tom und seine Freunde spielten Cowboy und Indianer.

Tom ve arkadaşları kovboylar ve Hintliler oynadı.

Hast du Lust, Cowboy und Indianer zu spielen?

Kovboylar ve Hintlileri oynamak ister misiniz?

- Tom ist ein amerikanischer Ureinwohner.
- Tom ist ein Indianer.

- Tom yerli bir Amerikan.
- Tom bir Amerikan yerlisi.

Die Indianer lebten in Amerika, bevor die Europäer ankamen.

Yerli Amerikalılar Avrupalılar gelmeden önce Amerika'da yaşıyordu.

Da in dieser Organisation nur Häuptlinge sind und keine Indianer, ist es ein Wunder, dass überhaupt Entscheidungen getroffen werden.

Bu kuruluşta onların hepsi patron olduğu ve Hintli olmadığı için, herhangi bir karar alınması bir mucize.