Examples of using "Imstande" in a sentence and their turkish translations:
Tom'un ne yapabileceğini biliyorum.
Bunu çözebilir misin?
Arabanın plakasını kaydedemedim.
Tom bana yardım edemedi.
Bana yardım edemedi.
Tom o kadar erken kalkamayacak.
Şişeyi açamadı.
Tom'un sınavı geçmesi mümkün değildi.
Tom, pahalı şarap ve ucuz şarap arasındaki farkı söyleyemez.
Şu anda kendimi tenis oynamaya hazır hissetmiyorum.
Biz onun mantığına uyamadık.
Yardımın olmadan planımızı uygulayamayacağız.
Ona yardım edebildim.
Tom onu yapabilir.
Sen yüzemiyor musun?
Bunu yapamıyorsan, yapabilen birini bulurum.
Tom bu sorunu çözebilecek tek kişi olabilir.
Bana yardım edebilecek tanıdığım tek kişisin.
Onun kitaplarını okuduktan sonra bir ev inşa edebileceğimi hissediyorum.
Beklentilerine göre yaşayamadığım için üzgünüm.
Hava kararmadan eve varabildi.
O, onunla evlenme ümitlerinden tamamen vazgeçemedi.