Translation of "Humor" in Turkish

0.005 sec.

Examples of using "Humor" in a sentence and their turkish translations:

- Du hast Sinn für Humor.
- Du hast Humor.
- Sie haben Humor.

Senin bir mizah duygun var.

Sie haben Humor.

Onların espri anlayışı var.

- Er hat keinen Sinn für Humor.
- Er hat keinen Humor.

Onun espri anlayışı yoktur.

Sie hat keinen Humor.

- Hiç espri yeteneği yok.
- Şakadan hiç anlamaz.

Kein guter Sinn für Humor, es ist ein schlechter Sinn für Humor!

iyi bir mizah anlayışı değil, KÖTÜ bir mizah anlayışı!

- Ich mochte Marikas Sinn für Humor.
- Ich liebte Marikas Sinn für Humor.

Ben Marika'nın mizah anlayışını sevdim.

Er hat Sinn für Humor.

Onun bir mizah anlayışı vardır.

Sie hat Sinn für Humor.

- O, bir mizah duygusuna sahiptir.
- O, esprili biridir.

Dein Humor gefällt mir nicht.

Senin esprini takdir etmiyorum.

Toms Humor gefällt mir nicht.

Tom'un esprisini takdir etmiyorum.

Tom hat Sinn für Humor.

Tom'un bir mizah anlayışı var.

- Du hast einen seltsamen Sinn für Humor.
- Ihr habt einen seltsamen Sinn für Humor.
- Sie haben einen seltsamen Sinn für Humor.

Senin garip bir mizah duygun var.

Tom versteht nicht den britischen Humor.

Tom, İngiliz mizahını anlamıyor.

Er hat einen sehr trockenen Humor.

Onun çok sıkıcı bir mizah duygusu var.

Er versteht den britischen Humor nicht.

O İngiliz mizahından anlamaz.

Sie versteht den britischen Humor nicht.

O İngiliz mizahından anlamıyor.

Verliere nicht deinen Sinn für Humor.

Mizah anlayışını kaybetme.

Dein Sinn für Humor gefällt mir.

Ben senin espri anlayışını seviyorum.

Du hast einen guten Sinn für Humor.

İyi bir mizah duygusuna sahipsin.

Die Rede des Professors war voller Humor.

Profesörün konuşması mizah doluydu.

Er hat einen guten Sinn für Humor.

O büyük bir mizah duygusuna sahiptir.

Tom entschärft angespannte Situationen häufig mit Humor.

Tom genellikle gergin durumları etkisiz hale getirmek için mizah kullanır.

Wo bleibt dein Sinn für Humor, Tom?

Senin espri anlayışın nerede, Tom?

Tom hat einen seltsamen Sinn für Humor.

Tom tuhaf bir espri anlayışı var.

Tom hat einen tollen Sinn für Humor.

Tom'un harika bir espri anlayışı var.

Er hat einen ausgezeichneten Sinn für Humor.

Çok iyi bir mizah duygusu var.

Tom hat einen guten Sinn für Humor.

Tom iyi bir mizah duygusuna sahiptir.

Die meisten Amerikaner haben einen Sinn für Humor.

Birçok Amerikalının mizah duygusu vardır.

Er scheint keinen Sinn für Humor zu haben.

Espri duygusu yok gibi görünüyor.

Tom scheint keinen Sinn für Humor zu haben.

Tom mizah duygusu yok gibi görünüyor.

Allem Anschein nach hat Tom Sinn für Humor.

Tom kesinlikle mizah duygusuna sahip gibi görünüyor.

Sinn für Humor wird dir helfen, Schwierigkeiten zu meistern.

İyi bir espri anlayışı zor dönemlerle başa çıkmana yardımcı olacaktır.

Ihr jungen Leute habt überhaupt keinen Sinn für Humor.

Siz genç insanların mizah duygusu yok.

Nun, das ist ein schlechter Sinn für Humor für dich!

Bu senin için kötü bir mizah anlayışı!

Es ist schade, dass Maria keinen Sinn für Humor hat.

Ne yazık ki Mary mizah duygusuna sahip değil.

Es ist schade, dass er keinen Sinn für Humor hat.

- Mizah duygusunun olmaması çok yazık.
- Ne yazık ki onun espri anlayışı yok.

Toms hauptsächliches Problem besteht in seinem fehlenden Sinn für Humor.

Tom'un asıl problemi onun espri anlayışının olmamasıdır.

- Tom hat keinen Sinn für Humor.
- Tom versteht keinen Spaß.

Tom'un mizah duygusu yok.

Die Deutschen haben keinen Sinn für Humor? Ich finde das nicht lustig!

Almanların espri anlayışı yok mu? Bunu komik bulmuyorum!

Tom ließ Maria wissen, dass ihm ihr Sinn für Humor nicht gefiel.

Tom Mary'ye onun mizah duygusunu sevmediğini söyledi.

In diesem Sinne ist die Intuition ein wenig wie der Sinn für Humor.

Bu anlamda, sezgi biraz espri anlayışı gibidir.

Es ist die Art von Humor, die wirklich ziemlich grausam oder grimmig ist.

Bu gerçekten oldukça acımasız ya da acımasız bir mizah türüdür.

Der andere ist der sehr charakteristische Sinn für Humor, den ich leider nenne ... es ist

Diğeri ise çok karakteristik mizah duygusu, korkarım diyorum… bu

Tom lacht gerne und geht Menschen, die keinen Sinn für Humor haben, aus dem Weg.

Tom iyi bir kahkahayı sever ve mizah duygusu olmayan insanlardan kaçınır.

Tom ist nicht mehr mit Maria zusammen, weil ihm ihre Art von Humor nicht gefiel.

Tom onun mizah duygusunu sevmediği için Mary ile çıkmayı bıraktı.

Vorsicht bei Frauen, die ein gutes Herz haben, einen trockenen Humor und mutige Gedanken. Sie machen süchtiger als alles andere!

İyi bir kalbe, kuru mizah ve cesur düşüncelere sahip kadınlara dikkat edin. Onlar her şeyden daha çok bağımlılık yapıyorlar!