Examples of using "Hinunter" in a sentence and their turkish translations:
Tom indi.
Aşağıya gidiyoruz.
Tom aşağıya geri gitti.
Tom aşağıya eğildi.
O, göle doğru koştu.
Biz tepeden aşağı koştuk.
O, tepeden aşağı gitti.
Ben denize baktım.
- O merdivenlerden aşağı yuvarlandı.
- O, merdivenlerden yuvarlandı.
Ben aşağıya koştum.
Tom tepeden indi.
Tom merdivenlerden aşağı yuvarlandı.
Tom tepeden aşağı koştu.
Merdivenlerden aşağıya gidiyorum.
Tom gururunu yuttu.
O, merdivenlerden düştü.
Tom merdivenlerden aşağıya koştu.
Merdivenden düştü.
Tom tepenin aşağısında yaşıyor.
Merdivenlerden koşarak indi.
Bir top nehirden aşağı doğru yüzüyordu.
Alice uzun yoldan kaydı.
O, caddeden aşağıya yavaşça yürüyordu.
Asansörle aşağıya indik.
Tom kendini suya indirdi.
Çocuk merdivenlerden aşağıya yuvarlandı.
- Yavaşça merdivenlerden aşağı gidelim.
- Yavaşça merdivenlerden aşağı inelim.
Nedeyse uçurumdan düşüyordum.
Leyla aşağı indi.
Tom'un caddenin aşağısına doğru koştuğunu gördüm.
Tom ilaçları tuvalete atıp sifonu çekti.
Bir sarhoş merdivenlerden düştü.
Tom tepeden aşağıya doğru Mary ile yarıştı.
Tom dağdan aşağıya kaydı.
Pekâlâ, başlamadan önce bunu atacağım.
Tom ve Mary birlikte merdivenlerden aşağıya indi.
Tom Mary'den sonra merdivenlerden aşağıya doğru koştu.
Tom düştü.
Bu dağdan inip Dana'yı aramalıyız.
Merdivenden aceleyle indiğinizi düşünün.
- Tom bir basamağı ıskalayıp merdivenlerden aşağı düştü.
- Tom adımını boşa atıp merdivenlerden aşağı yuvarlandı.
Yolun aşağısında bir otobüs durağı var.
O, araba ile otele doğru gitti.
Dana'yı kurtarmak için bu tepeden aşağı inmenin en hızlı yolu ne?
Bu dağdan inip Dana'yı aramalıyız.
Ben ipi indirdim.
Kızın üzerine eğildi ve onu öptü.
O onunla tepeden aşağıya doğru yarıştı.
Tom merdivenlerden düştü
O, köprüyü geçerken, derede aşağı baktı.
Tom göle doğru koştu.
Postane sokağın aşağısında. Mutlaka görürsün.
- Kahvaltı yapmak için aşağıya indik.
- Kahvaltı yapmak için aşağı kata indik.
Tom, Mary'yle buluşmak için lobiye indi.
Uçağın penceresinden aşağıdaki Fuji Dağı'na doğru baktım.
Çocuklar tepeden aşağıya koştular.
Burnundan bir damla ter aktı.
Pekâlâ, kanyondan inip aşağıda parlayan metalin enkaz olup olmadığını anlamanın en iyi yolu nedir?
Aşağıya gel.
Düştü ve sol bacağını kırdı.