Examples of using "Herrschte" in a sentence and their turkish translations:
Ölüm sessizliği vardı.
Yakıt sıkıntısı vardı.
Tam bir sessizlik vardı.
Hava çok soğuktu.
Bir sessizlik vardı.
Kimse uzun süre bir şey söylemedi.
Ürkütücü bir sessizlik vardı.
O kral akıllıca yönetti.
Garip bir sessizlik vardı.
Dışarıda çok sert bir soğuk vardı.
Rahatsız edici bir sessizlik vardı.
Çevrede mutlak sessizlik egemendi.
Endişe verici bir sessizlik vardı.
1917'de Avrupa savaştaydı.
Kral ada üzerinde hüküm sürdü.
Napoleon Bonaparte o zaman Fransa'yı yönetti.
Orta Avrupa'da birkaç yıl barış vardı:
Kral, krallığını adil biçimde yönetti.
O yıl büyük bir pirinç eksikliği vardı.
Oda tam bir karışıklıktı.
Gelgit çekildiği zaman plaj boyunca yürüdüm.
Depremden sonra yaygın bir panik vardı.
Kral kırk yıl boyunca halkı üzerinde hüküm sürdü.