Translation of "Gemeinsame" in Turkish

0.004 sec.

Examples of using "Gemeinsame" in a sentence and their turkish translations:

Wir haben gemeinsame Freunde.

Bizim karşılıklı arkadaşlarımız var.

Wir haben gemeinsame Interessen.

Bizim ortak çıkarlarımız var.

- Hat Europa eine gemeinsame Sprache?
- Gibt es in Europa eine gemeinsame Sprache?

Avrupa'nın ortak bir dili var mı?

Wir haben viele gemeinsame Freunde.

Ortak çok arkadaşlarımız var.

Es war eine gemeinsame Anstrengung.

Kitlesel bir çabaydı.

Europa braucht eine gemeinsame Sprache.

Avrupa'nın ortak bir dile ihtiyacı var.

Ist eine gemeinsame europäische Identität möglich?

Ortak bir Avrupa kimliği mümkün mü?

Früher benutzten alle eine gemeinsame Sprache.

Daha önce herkes aynı dili kullandı.

Sie einigten sich auf eine gemeinsame Erklärung.

Ortak bir bildiri üzerinde anlaştılar.

Tom und Maria haben mehrere gemeinsame Freunde.

Tom ve Mary'nin birkaç ortak arkadaşı var.

Obwohl sie Zwillinge sind, haben sie kaum gemeinsame Interessen.

İkiz olmalarına rağmen, onların çok az ortak ilgi alanları var.

In den geheimen Artikeln des Vertrags wurden gemeinsame Kriegsziele festgelegt,

Antlaşmanın gizli makaleleri ortak olarak belirtildi savaş hedefleri,

- Hat Deutschland eine gemeinsame Grenze mit der Schweiz?
- Grenzt Deutschland an die Schweiz?

Almanya'nın İsviçre'yle sınırı var mı?

Tom und Maria konnten sich damals nicht miteinander unterhalten, weil sie keine gemeinsame Sprache hatten.

Ortak dil konuşmadıkları için Tom ve Mary o zaman birbirleriyle konuşamadılar.

Hätten der Elefant und die Giraffe nicht gemeinsame Vorfahren, wie wäre es dann möglich, dass man in ihren Hälsen die exakt gleiche Anzahl von Wirbeln bemerkt?

Fil ve zürafanın ortak ataları olmasaydı biri onların boyunlarında tam eşit sayıdaki omurgaya sahip olduklarını muhtemelen nasıl fark edebilirdi?