Translation of "Flöte" in Turkish

0.005 sec.

Examples of using "Flöte" in a sentence and their turkish translations:

Sie spielt Flöte.

O flüt çalar.

Er kann Flöte spielen.

O flüt çalabilir.

Tom kann Flöte spielen.

Tom flüt çalabilir.

Bring mir die Flöte.

Bana flütü getir.

Ich will Flöte spielen lernen.

Nasıl flüt çalınacağını öğrenmek istiyorum.

Als Oberschüler habe ich Flöte gespielt.

Ben lisedeyken flüt çaldım.

Tom zückte eine Flöte und blies darauf.

Tom bir düdük çıkardı ve onu üfledi.

Bob spielt nicht nur Gitarre, sondern auch Flöte.

Bob sadece gitar değil aynı zamanda flüt de çalar.

Tom war beeindruckt, wie gut Maria Flöte spielen konnte.

Tom, Mary'nin çok güzel flüt çalabilmesinden etkilenmişti.

Dort, in der Ferne, ertönt eine Flöte zum Tanz.

Orada, uzakta, dans etmeye davet eden bir flüt sesi.

Ich würde gerne Klavier, Gitarre und Flöte spielen lernen.

Piyano, gitar ve flüt çalmayı öğrenmek istiyorum.

Ich würde gerne Klavier, Gitarre oder Flöte spielen lernen.

Piyano, gitar ya da flüt çalmayı öğrenmek isterim.

Tom fragte Maria, ob sie dieses Lied auf der Flöte spielen könne.

Tom Mary'ye o şarkının flütle nasıl çalındığını bilip bilmediğini sordu.