Examples of using "Bemerken" in a sentence and their turkish translations:
Kapibaralar onu fark etti.
Tom fark etmeyecek.
Tom farkına varmış gibi görünmüyordu.
- Hatalarını fark etmiyorlar.
- Hatanızı fark etmiyorsunuz.
Fark etmeyeceğimi mi düşündün?
Burada olduğumu bile bilmeyeceksin.
Onu fark etmeden hızla geçti.
Çoğu insan bunu fark etmeyecek.
Bunu fark edemeyecek kadar çok meşguldü.
Tom onun orada olmadığını fark ettiğimi düşünmüyordu.
Yavaş yavaş, kendi yazılarındaki iyileşmeyi fark edeceksin.
Bilgimiz olmadan düşüncelerimizi değiştirmek için çalışır.
Tom Mary'nin orada olduğunu fark etmiş gibi görünmüyordu.
Onu fark etmeden onun yanından geçti.
Tom, Mary'nin farkına bile varmadan yürüyüp geçti yanından.
Tom, Mary'nin orada olduğunu bile fark etmemiş gibiydi.
Tom'un burada olmadığını fark etmeyeceğini düşündüm.
Sanırım Tom'un sorunlar yaşadığını fark edemeyecek kadar çok meşguldüm.
Sen ne olduğunu fark edemeyecek kadar eğlenmekle meşguldün.
Eğer o köşede durursan, Tom muhtemelen senin burada olduğunu fark etmez bile.
Bir bütün olarak tanımadan bir hatayı tekrarlamak hepsinin içinde en büyük hatadır.
Tom kafası meşgul görünüyordu ve açıkça Mary'nin söylediklerini dinlemiyordu.