Examples of using "Aschenbecher" in a sentence and their turkish translations:
Kültablanı kırdım.
Lütfen bana bir küllük verin.
Tom Mary'nin önüne bir küllük koydu.
Kül tablasını boşalt, içi izmarit dolu.
Sigara içen bir kişiyi öpmek kül tablası yalamak gibidir.
Tom boş odaya girdi ve hemen küllükte yanan bir sigara fark etti.