Examples of using "Tenue" in a sentence and their turkish translations:
Kıyafetini seviyorum.
Senin kıyafetini seviyorum.
O, sessiz kaldı.
Bu elbise sevimli.
Giydiğin kıyafeti seviyorum.
Bu kıyafet hakkında ne düşünüyorsun?
O her zaman yanımda durdu.
Akşam elbisesi tercih edilir.
Giysileri değiştirmek istiyorum.
O her zaman benim tarafımdaydı.
O hep yanımda kaldı.
Kıyafetlerimle çok dalga geçtiler.
bu mahallede bir halk toplantısı yapıldı.
O onu sıkıca tuttu.
Biz onların spor giysilerini unutmamalıyız.
Toplantı burada yapıldı.
Resim sergisi şimdi Kyoto'da düzenleniyor.
O muhabirlerine sosyal davranış ipuçları verdi.
Geçen yıl Nagoya'da bir bisiklet yarışı düzenlendi.
Bir insanı elbiseleri ile yargılamamalısın.
Hiromi yeni bir elbise giyiyor.
Eşyalarınızı alın.
Toplantı dün yapıldı.
Sen şimdiye kadar kollarımda tuttuğum en güzel kadındır.
Giyim tarzımın nesi var?
Bu fotoğrafta ise tamamen kıyafeti farklı olması dikkatleri üzerine çekiyor
ilgili birçok soru sordu. 2000 yılının Ekim ayında, Humus'taki Bab Amr Stadyumu'nda
Soult'un kendine olan güveni ve tavrı, yakında bir subay olduğu anlamına geliyordu.
Durdum.
Genel kurulun ekim ayında yapılması önerisi vardı.
Yağmurluğunuz var mı?
Hassas konulardan kaçındım.
Kurtuluncaya kadar onunla sıkıştım.
O, mümkün olduğunca ona yakın durdu.
Sadece tarife uydum.
Aylık personel toplantısı asla pazartesi günü düzenlenmez.
Neler olduğu hakkında saatlik bir güncelleştirme istiyorum.
Onlar elbiselerimle dalga geçtiler.
İpi sıkıca tuttum böylece düşmedim.